Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ''Şimdi 18 bin 500 diye ben bunu açıklamıştım. Ancak bizim daha önce olan kadrolarımızı da ilave ettik. Şuan da 22 bin 120 personel alımı için biz yazımızı Cumhurbaşkanlığı’na gönderdik. Onlarla da konuşmamızı, görüşmemizi tamamladık. Önümüzdeki hafta Allah nasip ederse hangi ilde, hangi branşta kaç kişi alacağımızın ilanını yapacağız. Şimdiden bu sınavımıza müracaat edecek gençlerimize başarılar diliyorum. İnşallah umduklarını bulurlar. 22 bin 120 kişi alım için ilana çıkıyoruz. Tabi bu gerçekleşecek ve inşallah tüm aşamaları tamamlandı.'' dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yeni Anayasa konusunda ''Şimdi bizim Anayasamız dediğiniz gibi darbe anayasasıdır. Milletin anayasası değildir ve darbenin ruhunu taşır. Felsefesini taşır. İnancını taşır, vitrinini taşır. Biz bu Anayasa da çok değişiklik yaptık. Şu ana kadar baktığım zaman tam 423 noktasına biz bu Anayasa’nın dokunduk. Hani 40 yamalı deniyor ya esasında 423 yaması olan bir Anayasa ile biz karşı karşıyayız. Pek çok maddesi değişti. Pek çok maddesi yürürlükten kalktı. Pek çok ifadesi değişti. Dil birliği bozuldu. Onun için bir insicamı da kalmadı. Fikir birliği de bozuldu. Bu değişiklikleri yapan siyasal iktidarların görüşleri de Anayasa’ya yansıyınca bir nevi Anayasa da fikirler savaşı var. Bir dönem iktidarının görüşlerini yansıtan hükümler var. Öbür döneme yapışan var. Darbecilerinki var. Bu görüşlerin de adeta harp alanına döndü. Bir başka şey, bizim Anayasa’yı değiştire değiştire gördük ki bu Anayasa’yı insan haklarına bir Anayasa haline getirmek mümkün değil. Değiştire değiştire bu Anayasa’yı, hürriyetçi bir Anayasa haline getirebilmek mümkün değil. Değiştire değiştire bu Anayasa’yı hukuk devletini tam anlamıyla tahkim etmek mümkün değil.
Anayasa da ki çünkü her değişikliğin ruhuna aykırı Anayasa’nın içerisine sinmiş bir darbe ruhu var. Değiştire değiştire bu darbe ruhunu bu Anayasa’dan çıkarmanın imkanı yok. Onun için bizim yeni bir Anayasa yapmamız lazım. Darbe ruhunu öldürmek ve ruhların savaş ettiği, fikirlerin savaş ettiği bir Anayasa’dan çıkmak, milletin benim dediği bir Anayasa yapmak için uğraştık. Çok uğraştık. Bakın Anayasa da en köklü reformları biz yaptık. 2010’da ve 2017’de yaptık. Ancak Anayasa’nın tümünü değiştirmek için muvaffak olamadık. Hatırlarsanız Sayın Köksal Toptan Meclis Başkanı iken, iç tüzük, Anayasa ve başka konularda uzlaşma komisyonu kurmak istedi. CHP Anayasa için uzlaşma komisyonu üye vermedi. Arkasından Cemil Çiçek Bey Meclis Başkanı olduğu dönemde Anayasa Uzlaşma Komisyonu kuruldu. Epey de çalıştı. Yani Anayasa’nın her bir maddesi tek tek değerlendirildi. 3 sene sonra Cemil Bey uzlaşma komisyonunu feshetmek zorunda kaldı. İsmail Kahraman Bey de bir uzlaşma komisyonu kurdu. Anayasa’da mutabakat komisyonu kurdu. O zaman, orada da maalesef 12 gün sürdü ömrü ve kurulmadan kapandı gitti.
Şimdi biz bir şeyi gördük. Anayasa’yı tek başına değiştirme çoğunluğunu aziz milletimiz kimseye vermedi. Bir uzlaşmaya ihtiyaç var. AK Parti kendi çoğunluğu çok yüksek olmasına rağmen, komisyonda eşit üyeyle ve oybirliğiyle karara razı oldu. Yani biz bir fedakarlıkta yaptık. Eşit üye olsun. Biz oybirliği olsun yani CHP’nin rıza göstermediği 1 vekili bile ‘hayır’ dese değişiklik yapılmayacak. Biz bunu gösterdik ama buna rağmen maalesef yeni Anayasa’yı uzlaşma zemini olmadığı için başaramadık. İnşallah yeni dönemde uzlaşma zemini olur bunu başarırız.'' dedi.