Cumhur ittifakı ortağı MHP ile kendi Anayasa hazırlıklarını şekillendirdiklerini, diğer partilerin de Anayasa metinlerini önümüzdeki aylarda açıklamalarını beklediklerini belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "her ne şekilde olursa olsun önümüzdeki yılın ilk aylarında kendi hazırlıklarımızı milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız.
Arkadaşlarımız en kısa zamanda bu yeni paketi Meclis'in gündemine getirecekler. Yeni Anayasa konusundaki süreci de yakından takip ediyoruz. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımızla birlikte kendi hazırladığımızı yavaş yavaş şekillendiriyoruz. Milletimizin kahir ekseriyeti tarafından benimsenecek, iç tutarlılığı olan, ülkemizin orta ve uzun vadedeki ihtiyaçlarını karşılayacak, makul bir metin ortaya çıkartacağımıza inanıyoruz. Diğer partilerin de Anayasa metinlerini önümüzdeki aylarda açıklamalarını bekliyoruz. Şayet hazırlanan bu taslakları müzakere etme ve ortak bir metin çıkarma imkanı ortaya çıkarsa, Türkiye için büyük bir kazanç olacaktır. Ancak geçmişteki tecrübelerimiz ve halihazırda sergilenen üslup bize, bu konuda çok da ümit vermiyor. Her ne şekilde olursa olsun, önümüzdeki yılın ilk aylarında kendi hazırlığımızı milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız. Neticeten, ülkemizde demokrasinin, hukuk devletinin, yasamanın, yürütmenin, yargının daha iyi işlemesini sağlayacak tüm reformların takipçisiyiz" dedi.
'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturuyla hazırlanan İnsan Hakları Eylem Planıyla, insan haklarına dayalı bir devlet anlayışının, hem idarenin iş ve işlemlerinde, hem de yargı pratiğinde esas olmasını hedeflediklerine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Belgenin uygulama takvimini, her bir faaliyet için belirlediğimiz sürelere uygun şekilde takip ediyoruz. Adli tatilden hemen önce çıkan 4'üncü Yargı Paketimizle, kadına yönelik şiddetle mücadeleyi, Ceza Kanunu seviyesinde yaptığımız değişiklikle güçlendirdik. Yine bu paketle, tutuklamanın istisnailiğini ve tedbir olma özelliğini güçlendiren değişiklikler yaparak, Sulh Ceza Hakiminin tutuklama kararına karşı yapılan itirazların, Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi tarafından incelenmesi imkanını getirdik. Adli kontrol tedbirini de süre sınırı ve gözden geçirme şartı ilave ederek yeniden düzenledik. Kişilere yönelik adli çağrı ve bildirimlerin teknolojik araçlar vasıtasıyla yapılması imkanını genişlettik. Yeni düzenlemeyle sırf ifade almak üzere gece yarısı gözaltına alma, otelde, havalimanında yakalama gibi işlemlere son verdik. İstanbul Havalimanında kurulan adliyenin, bu konuda önemli bir boşluğu doldurduğunu görüyoruz. Son yargı paketiyle, vatandaşlarımızın idari makamlara yaptıkları başvurulara, idarenin cevap verme süresini 60 günden 30 güne indirirken, gerekçeli kararın da en geç 30 gün içinde yazılması hükmünü getirdik." dedi.
Yeni bir anayasa hazırlanmasının, iktidar ve muhalefet partilerinin gündemine yeniden girdiğini, bu girişimi desteklediklerini kaydeden Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, "Türkiye'nin daha iyi bir Anayasa yapabilecek köklü bir demokrasi kültürüne sahip olduğuna yürekten inanıyoruz. Böyle bir girişimde bulunurken, insanlığın iki yüzyılı aşan anayasacılık deneyimi de göz önünde bulundurulmalıdır. Hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı gibi konularda yüksek standartlar hedeflenmelidir" dedi.