Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, ayrıca öğretmenlere ne zaman aşı yapılacağını, EBA'ya erişim sıkıntısı yaşanıp yaşanmayacağını, öğretmen ataması yapılıp yapılamayacağı konuları hakkında da bilgi verdi.
Son olarak Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 500 bin tablet projesi ile LGS ve YKS Müfredatı konularında da önemli açıklamalara yer verdi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze eğitime dair "Sağlık Bakanı ve Bilim Kurulu ile temas halindeyiz. Öğrencilerimizi de bu dönemde izliyoruz. Kısaca ilgili kurumlarla değerlendirmeleri yapıyoruz. Önümüzdeki hafta Kabine toplantısında bu konu tekrar değerlendirmeye alınacak. Sayın cumhurbaşkanımızın başkanlığında yeni değerlendirmeler alınacak. Bu tür kararları almak tamamen veriye bakma gerekliliği doğuruyor. Okulların açılmasını biz de istiyoruz ama duruma bakılacak. Muhtemel senaryolar değerlendirilip okul kararı verilecek." dedi.
"Bilim Kurulu'nun önerdiği baraj var mı?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "bu konu sadece sayılarla ilgili değil, çok fazla parametre var. Hepsini birlikte düşündüğümüzde bu karar süreci ortaya çıkıyor. Eğer okullardaki öğrencilerimizin izlenmesine bakılarak karar verilseydi belki de okullar hiç kapanmayacaktı. Bizim gözlemlerimiz de o yönde. Dramatik bir etkisi yok okulun. Çevredeki etkilerle ortaya çıkan bir durum sözkonusu." şeklinde yanıt verdi.
4 Ocak tahmininin sorulması üzerine Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "genel tabiatım iyimserlik. Hayata umutla bakmak. Okulların bir an önce açılmasını isteyen bir bakış açım var. Velilerin içinde bulunduğu durumun farkındayız. 4 Ocak bu tablo içerisinde iyimser bir tahmin. Eğilimlere de bakıyoruz. Bir ayın içinde ne olabilir, olasılıklara bakıyoruz. Büyük bir olasılıkla yine bazı kısmi önlemler hayata geçecek. 4 Ocak'ta tamamen açılabilir mi, ya da kısmen hangileri açılabilir. Özellikle küçük yaştaki çocuklara yönelik olan çok çok düşük risk, alerjik ve astımla ilgili sıkıntısı olan çocuklarla ilgili konu var. Bunları yeniden değerlendireceğiz.
Biz muhtemel senaryolar nedir, ne olabilir bununla ilgili tahminleri alıyoruz. Bu tahminlerle okul açma senaryolarımızı ilişkilendiriyoruz. Bugün için 4 Ocak'ta hepsi açılsın denirse hapsini açarız, hazırız. Kısmi denirse hangi yaş grubunda hangi sınıfları açacağımızla ilgili önlemlerimizi aldık." dedi.
"Yarıyıl tatili öne alınacak mı?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "yarıyıl tatilini öne almak senaryolar arasında var." şeklinde yanıt verdi.
"Sınavlar nasıl olacak?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "kalanlar için tek bir sınav yapacağız. Yüzyüze olanda az da olsa bir eksiğimiz var. Bu eksiğimizi tamamlamak için neler yapabilirse baktığımızda salgının seyrine baktığımızda gruplara ayrılarak sınavlar yapılabilir, iş takviminde değişiklik yapılabilir. Biz çocuğumuzun eline basılı karne vermek istiyoruz." yanıtını verdi.
"Karne verilecek tarih değişir mi?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "ola ki değişmez ama biz hazır olalım. Şu andaki gidişimiz değişmeyecek gibi hareket ediyoruz. 22 Ocak'ta karneyi basılı olarak çocuklara vermek istiyoruz."cevabını verdi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, aşılama konusuna ilişkin "elbette değerlendirmeler yapıyoruz, Sayın Bakan'la da Bilim Kurulu ile de istişaremiz oldu. Bir ön mutabakat var. Bu süreç nasıl işleyecek bunun çalışılması gerekiyor ki şu anda çalışılıyor. Kabine toplantısında yapılan çalışmalarla da bu durum netliğe kavuşur. Öğretmenlerin bir an önce aşılanması için çalışma sürüyor." dedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, tablet dağıtımı konusuna dair "aslında 150 bine yakın tablet dağıtımı oldu. Bu tabletler dağıtıldı. Aralık'ın 14-21-28'inde tekrar bir süreç başlıyor. 300 bin civarında tekrar verilecek. Ocak ortasına kadar 500 bin bitmiş olacak. Tüm dünya ülkeleri tablet istiyor, tedarikçiler tarih vermekte zorlanıyor. Biz 4 ayrı tedarikçi ile anlaştık." açıklamasını yaptı.
"EBA'ya erişim sıkıntısı yaşanır mı?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Mart ayından bu yana sadece bir kez sıkıntı yaşandı. Bu olabilir, bundan sonra da olabilir. Salgın öncesi yıllardan çok çok fazla kaynak veriyoruz. Biz bu süreçte eğer ola ki ihtiyaç duyulursa elbette çalışmalar yapılabilir. Bugünden bütün yılı kesin olarak bilmediğimiz için... Yıllar boyunca bir öğrenme kaybının olumsuz etkisini yaşar Türkiye. Bugün için kolay olana değil önümüzdeki yılları dikkate alan bir yaklaşıma ihtiyaç var. Türkiye'nin çok daha büyük kayıplara muhatap olmaması için bu kararları işbirliği ile alıyoruz. Büyük bir mutabakat var." cevabını verdi.
"Telafi için çalışma var mı?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Nisan ayında da Mayıs ayında da vardı. Yaz tatilinde televizyonu açık bıraktık. Önümüzdeki 2 yıl için telafi programımız var. Arkadaşlarımız çalışıyorlar.
2019 Aralık ayında PİSA'da çok iyi sonuçlar geldi. Şimdi TIMMS geldi. Gerçekten çok büyük başarı ama bir gün bile konuşulmadı. Matematikte +40 puanla öne çıkmamız, 8'inci sınıflarda 22 puan yukarı çıktık. 47 ülkede 35'inci sıradayken 58 ülkede 19'uncu sıraya çıktık Fen'de.. Bu sistematik bir çalışmanın sonucu. Bunun arka planında o kadar çok faktör var ki. Kaynakların iyi yönetilmesi ve sistematik çalışma yapılması ihtiyacı var. Dünyada EBA'da birinciyiz diyoruz. Her ülkede EBA'ya benzer sistemler var. Ama neden en çok bizim öğretmen ve öğrencilerimiz yararlanıyor bu sistemden. Her ülkenin çalışması var ama Türkiye ikinci oldu. Dünyada yaptığımız işlerden söz ediyoruz." yanıtını verdi.
Nakillerle ilgili çalışmalara ilişkin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "sistemin bütününün hareketliliğini stabil kılmak burada önemli olan. Bizim aklımızın ucundan geçmeyen sebepler olabilir. Bütün yaz boyunca ihtiyaç olan her dönemde nakiller açık mıydı? Açıktı. Peki yine mücbir sebepler sözkonusu olduğunda var mı? Elbette var. Yine önümüzdeki dönemde açılacak mı? Açılacak. Okullar arasındaki stabiliteyi korumak için. Özel okul düşmanlığını da anlamıyorum. Hepsi bizim çocuklarımız." dedi.
"Öğretmen ataması olacak mı?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "arzumuz daha çok sayıda öğretmen ataması. Bu, imkan ile mümkün arasındaki ilişki ile sözkonusu. İmkanlar elverdiğinde daha çok öğretmen ataması konusunda çalışıyoruz. Bu kurumlar arası bir konu.
Uzaktan eğitim vermek bir öğretmen için asgari iki kat zordur. Onun hazırlığı, o süreci yaşamak çok zor bir iş. Öğretmelerimizin yorulması çok doğal. Velilerimiz de çok yoruluyor. Hekimler, polisler, hepimiz çok yoruluyoruz. Benim için ideal olan şey okullar açılsa ne güzel olur. Herkes için bu böyle. Çocuk bir emanettir. Biz onun hukukunu korumakla yükümlüyüz. Çocuğun gülümsemesi bizden sorulur. Çocuğun rızasını almak zorundayız. Velilerimizle irtibatlarını görüyorum. Cansiperane çalışan öğretmenlerimiz var. Bu süreçte velilerle daha çok temas ediyorlar. Güzel şeyler yapıyoruz ama eksiğimiz var. Çok yolumuz var. Benim tavsiyem çocuklarımızın bu zor dönemi kazanca dönüştürmeleri. Kitap okuyan çocuk sınavda avantajlıdır." dedi.