Genel Başkan Kadem ÖZBAY imzalı resmi yazıda "Bilindiği üzere, eğitim öğretim yılı sonları itibarı ile özellikle 12. Sınıf öğrencilerinin çeşitli gerekçelerle devamsızlık yapması nedeniyle ders bütünlüğü sağlanamadığından derslerin fiili olarak işlenemediği bir gerçektir.
Oysaki bahsi geçen zamanlar bakımından öğretmenlerimiz gerekli hazırlıklarını yaparak derslerini işleyecek şekilde okula gelmekte, sınıfta dersleri için hazır bulunmakta ancak öğrencilerin devamsızlığı nedeniyle dersleri fiilen yerine getirememektedir.
Bilindiği üzere, 25.08.2021 tarih ve 31579 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2022 ve 2023 yıllarını Kapsayan 6. Dönem Toplu Sözleşmenin, “Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme” başlıklı İkinci bölümünün 2. Maddesinde; ders görevinin yapılmış sayılacağı haller;
“Milli Eğitim Bakanlığı örgün ve yaygın eğitim kurumlarında, ders yılı içerisindeki iş günlerinde, genel idari izinli olmaları sebebiyle, eğitim ve öğretim faaliyetlerini fiilen yerine getiremeyen yönetici ve öğretmenler ile öğrencilerin çeşitli nedenlerle sınıf veya okul bütünlüğünde izinli sayılmaları sebebiyle eğitim ve öğretim faaliyetlerini fiilen yerine getiremeyen yönetici ve öğretmenler bu sürelerde üzerlerinde bulunan aylık karşılığı ders, varsa ek ders, ders niteliğinde yönetim, hazırlık ve planlama görevlerini yapmış sayılırlar." şeklinde ifade edilmiştir.
Görüleceği üzere, Toplu Sözleşmede öğretmenlerin, genel idari izinli olmaları sebebiyle ya da öğrencilerin çeşitli nedenlerle sınıf veya okul bütünlüğünde izinli sayılmaları sebebiyle eğitim- öğretim faaliyetlerinin fiilen yerine getirilememesi halinde, bu görevleri yerine getirmiş sayılacağı ve buna ilişkin ücretlerin de ödeneceği açıkça güvence altına alınmıştır.
Bu düzenlemenin yer alma mantığı da; sınıfta öğrenci bulunmasa da öğretmen o gün için ders öncesi hazırlığını yapmış, derse hazır şekilde okula gelmiş dolayısıyla öğretici görevini yerine getirmek üzere bu suretle de kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirmiş olması nedeniyle, kendisinden kaynaklanmayan sebeplerle derslerin gerçekleşmemesi halinde mali külfetin kendisinin üzerinde bırakılmak istenmemesinden kaynaklanmaktadır.
Toplu sözleşmede de güvenceye alınan öğrencinin devamsızlığı halinde yönetici ve öğretmenlerin ücretlerinin yukarıda bahsi geçen durum için de uygulanması gerekeceği açıktır. Zira öğretmenler, üzerinde bulunan tüm yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen öğrencinin derse gelmemesi sebebiyle, iradesi dışında bir fiili imkansızlık sebebiyle ücretlerinden mahrum kalması, hakkaniyete ve Anayasanın 55. Maddesinde yer alan ücret güvencesi ile 18. Maddesinde yer alan angarya yasağına aykırıdır.
Sonuç olarak, özellikle sene sonlarında yoğunlukla yaşanan öğrencilerin devamsızlığı nedeniyle fiilen yerine getirilemeyen dersler bakımından öğretmenlerin ek ders ücretlerinin kesinti yapılmadan ödenmesi hususunda gereğini talep ederiz." denilmiştir.