Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, ''Kamu çerçeve protokolü çalışanlara karşı sorumluluklarımızı düzenleyen çok önemli bir protokoldür. Bu protokol içerisinde belediyelerde çalışan 450 bin işçinin yaşadığı sorunların, o protokol çerçevesinde çözülmesi gereklidir. Bütün işverenler zorunlu olarak o protokole uymak zorundalar. Uymayanlar için de gerekli yaptırımları yapmaya da hazırız” uyarısında bulundu. “Bizler kamu işveren sendikasına üye değiliz o protokol bizi bağlamaz düşüncesinin saçma bir düşüncesinin” saçma bir düşünce olduğunu ifade eden Bilgin, “Böyle bir şey olamaz. Hukuki bir bağlayıcılığı vardır, bütün kamuyu bağlar. Onun altında Türk Devletinin yetki verdiği kurum olarak bizlerin imzası vardır. Sosyal paydaşlarımızla uzlaşmaya vardığımız bir çerçeve anlaşmadır.
Acil olan sorunların ertelenmemesi gerekiyor. Geçici işçiler sorunu gibi. Bu sorunu çözeceğiz, bu sorunun çözülmesi lazım.
Yaklaşık 1 milyon işçimiz kadroya geçti. O günün şartlarında 90 bin civarında işçimiz kapsam dışında kaldı. Onların da kamuya kadrolu olarak geçmesi, kadro verilmesi konusunu tamamladık. Onun da belli bir aşamadan sonra uygulamaya sokulacağının haberini vermek isterim.
3600 düzenlemesiyle birlikte, kamu personeli arasında yaklaşık 6 milyona yakın çalışanın emeklilikteki hayatlarını düzenleyecek çok ciddi bir reforma imza attık. EYT sorunu 1999 yılında ve öncesinde işe başlayanların karşılaştığı bir sorun. Onunla ilgili bir çözüm aşamasına geldi. O dosyayı tamamladığımız gün bir basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaşacağız.
Türkiye’deki üç büyük konfederasyon ve onların taleplerini her zaman bizim çalışma programımızın öncelikli meseleleri halinde ele alıyoruz. Bu taleplerin Türkiye’nin toplumsal talepleri olduğunun farkındayız.'' dedi.
AK Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Emin Akbaşoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ile görüşen EYT Platformu üyeleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile bir araya gelerek EYT konusunda söz aldı.
Bolu, Düzce, Sakarya EYT Dernekleri Başkanı ve EYT Platformu Üyesi Mehmet Ali Çelik, ''Önceki gün HAK-İŞ Konfederasyonu ve TÜRK-İŞ Konfederasyonu ile görüştük, desteklerini aldık. Ayrıca, AK Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Emin Akbaşoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ile bir araya geldik. Biz de EYT içerisinde bulunan, stajından Aylık Bağlama Oranına (ABO), kadın doğum borçlanmasından Bağ-Kur prim borçlanmasına kadar bütün konuları anlatarak bu işin çözümünü dile getirdik. Görüşmelerimiz çok olumlu geçti.
EYT Platformu olarak, Bakan Bilgin'e mağduriyetlerimiz anlatıldığı kapsamlı dosyamızı sunduk. Sayın Bilgin, basında çıkan formüllerin hiçbirinin masada olmadığını ve kendilerinin herhangi bir açıklaması bulunmadığı halde yanlış bilgilendirmeler yapıldığını söyledi. Bu konuda 3 milyon kişilik bir mağdur kesimin olduğunu, bunların 2 milyonunun 4A statüsünde, kalan 1 milyon kişinin de diğer statülerde olduğunu belirtti. Çözüm noktasında ise sürecin bir noktaya geldiğini ve özellikle bütçe görüşmeleri sonrasında EYT'nin masaya yatırılıp konunun taraflarıyla görüşüldükten sonra çözüme kavuşturulacağını ifade etti. Bakan Bey, aralık ayı içerisinde kesinlikle konunun çözüleceğini dile getirdi. Bakan Bilgin'in sözleri, EYT'liler için bir müjdedir. EYT, iktidarın gündeminde ve aralık ayı içinde çözüleceği ortada.'' demişti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, geçici işçilerle ilgili ''Çalışma programımıza uygun bir şekilde çalışıyoruz. İlk konumuz sözleşmeliler. Biz Bakanlık'ta çalışmamızı bitirmek üzereyiz. İlgili çalışma grubunu yarın çağıracağım. Ondan sonra sosyal tarafl arımızla konuyu paylaşacağız. Onların görüşlerini almıştık ama bir de birlikte değerlendireceğiz. Ondan sonra kamuoyuna açıklarız. Ayın sonunda veya eylülün ilk haftasında tamamlamış oluruz. Geçici işçiler konusunu hemen çözeceğiz. Taşeron işçiler konusunu ondan sonra ele alacağız.'' demişti.
Kırşehir’de 35. Ahilik Haftası Kutlamalarına katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, ''Birincisi şu, bir defa esnafa şunu söyleyeyim, esnafımızın karşı karşıya olduğu emeklilikle ilgili sorunları çözeceğiz. Onlarla ilgili çalışmalarımız son aşamasına gelmiştir. Onların her türlü sorunu bizim sorunumuzdur. İkincisi, çalışanlarımız, emekçilerimiz, işçilerimiz; onların her adımda sorunlarının üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Bu sene asgari ücrette kümülatif olarak yüzde 94, aritmetik olarak yüzde 85 artış gerçekleştirdik. Önümüzdeki Aralık’ta da emekçilerimizi sevindirecek haberler vereceğiz. Onları enflasyon karşısında ezdirmeyeceğiz. Bu bizim sözümüzdür. Çok sorulan, merak edilen bir konu da emeklilikte yaşa takılanlar sorunudur. O sorunun da çözümünün en geç Aralık ayında Meclise intikal ettirileceğini buradan tekrar ifade etmek isterim.'' demişti.
Sözleşmeli personele kadro verilmesiyle ilgili son durumun sorulması üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, "O çalışmamız bitti diyebilirim. Üzerinde son bir çalışma yapıp, Bakanlar Kurulunda Sayın Cumhurbaşkanı'mızla paylaştıktan sonra tahmin ediyorum kısa süre içerisinde uygulamaya geçireceğiz" demişti.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu’nda (TESK) düzenlenen Mesleki Kurullar Toplantısı’na katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, ''Yeryüzünde bizim kadar toplumun tamamını sağlık sigortası kapsamına alan başka bir ülke yoktur. Bunun ne kadar önemli olduğunu pandemide çok iyi hissettik. Pandemide dünyanın herhangi bir yerinde salgının tahribatına maruz kalmış olan nerede bir Türk varsa memleketine gelmek istedi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de onları özel uçaklarla aldı ülkesine getirdi, tedavi ettirdi. Sayın Cumhurbaşkanımız enflasyon döneminde de hep şunu söyledi: ‘Yurttaşlarımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz’. Bu konuda da biz bakanlık olarak üzerimize düşen her şeyi yaptık. 2 bin 825 TL olan asgari ücreti tarihinin en yüksek artışıyla geçen sene artırdık, ardından Temmuz ayında bir artış daha yaptık şimdi Aralık’ta da bir artış yapacağız. Biz yurttaşlarımızı, çalışanlarımızı, emeklilerimizi enflasyonun tahribatından kurtaracağız. Esnaf toplumun orta tabakasıdır, orta tabaka ne kadar güçlü ve geniş olursa toplum o kadar güçlü olur. Onları da korumamız lazım, onlarla ilgili sorunların çözülmesi lazım. Mevzuatla ilgili sorunlar için çalışmaları başlattık. Prim gün sayısındaki farklılık ciddi bir sorundur, bunu eşitlememiz lazım bu düzenlemeyi yapacağımızı söylemek isterim. Emekli olanların arasındaki bu farklılaşmayı, emekliliği hak etme şartlarını standardize etmemiz lazım. Bu hem farklı mesleklerde çalışan insanlar arasında adaletsizlik duygusunun oluşmasını ortadan kaldırır hem de devletle toplum arasındaki güven ilişkisini güçlendirir. Bu konularda hangi sorununuz varsa o sorunu çözmek bizim görevimiz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı her sektörün, her insanımızın, emekçimizin, esnafımızın yanındadır. İşverenlerin de yanındadır, işverenler iş üretecek ki çalışanlarımız hayatlarını sürdürsün. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da çalışma hukukumuz da emekçileri korumak üzere kurulmuş bir kurumdur.
Enflasyonu küçülerek değil büyüyerek çözeceğiz. Geçtiğimiz iki çeyrek Türkiye yüzde 7,5 ve yüzde 7,6 büyüdü. Ne yaptık? Yaklaşık 1 milyona yakın istihdam ürettik. Sorunun çözümü bu. Enflasyonu küçülerek değil, büyüyerek çözeceğiz. Üretimle, ihracatla çözeceğiz. Türkiye ne kadar ihracat yaparsa ne kadar turizm geliri elde ederse enflasyona karşı o kadar üretime dayalı gücünü kullanıp bu sorunu aşma kabiliyetine sahip olur. Dolayısıyla enflasyonun meydana getirdiği tahribatı büyüme yoluyla, üretim gücümüzle aşacağız. Biz de bakanlık olarak sosyal politikalarla enflasyonun meydana getirdiği eşitsizlikleri ve sorunları çözeceğiz. Asgari ücretle çözeceğiz, 3600 ile çözüyoruz, EYT ile çözeceğiz. Bunların hepsi önümüzdeki dosyalar. Birer birer çözeceğiz. Geçici işçiler sorununu çözeceğiz. Taşeronların kadroya alınmasında, o dönem 90 bin kişi kapsam dışı kalmıştı. Onların sorununu çözeceğiz. Bütün bunları çözüp çözüp ilerleyeceğiz.'' demişti.