KamuMeb

Türkiye Dijital (Teknoloji) Bağımlılık Araştırma Raporu

GÜNCEL

Türkiye Dijital (Teknoloji) Bağımlılık Araştırma Raporu Türk Eğitim-Sen tarafından yayınlandı.

Toplumsal değişme kaçınılmazdır. Günümüzde ise bu değişim, hızı ve etkilediği alanın genişliği itibariyle etkisini hissettirmektedir. Değişimin toplumsal yapı üzerindeki etkisi topluma ilişkin yeni tanımlamalar ortaya çıkarmıştır. Günümüzdeki toplum tanımlamaları teknoloji ve teknolojin gündelik hayattaki yeri üzerine odaklanmıştır. Endüstri4.0 ve toplum 5.0 kavramları değişimi ortaya koyan önemli tanımlamalardır.

Teknolojik ve dijital gelişmeler insan yaşamında gün geçtikte daha fazla yer edinmeye başlamış gibi görünüyor. Önceki yıllarda insanlar birçok iş ve işlemlerini daha fazla zaman ve emek harcayarak gerçekleştirebiliyorlardı. Üstelik yüz yüze görüşmenin pek mümkün olmadığı farklı coğrafyalarda yaşayan insanlarla iletişim kurmak çok daha uzun zaman almakta ve daha zor olmaktaydı. Ayrıca, bilgiye erişim çok daha sınırlıydı ve daha fazla çaba sarf ettiren bir süreci kapsamaktaydı. Nitekim, internet ve dijital teknolojilerin gelişimi insan yaşamını hızlı bir şekilde dönüştürmeye başlamıştı. İnsanlar artık bankaya ve ödeme noktalarına gitmeden hızlı bir şekilde dijital teknolojiler vasıtasıyla internete erişim sağlayarak işlemlerini gerçekleştirebilmektedir. Farklı coğrafyalardaki insanlarla anlık olarak görüntülü olarak iletişim sağlayabilmektedir. Üstelik, bilgiye erişim artık çok daha hızlı ve kolay hale dönüşmüştür. Söz konusu gelişmelerin tamamı internet ve dijital teknolojilerin insan yaşamına katkısı bağlamında önemli avantajlar sağlamaktadır.

Dijital (Teknoloji) Bağımlılık İnternet ve dijital teknolojilerin gelişimi insan yaşamına sağladığı pek çok faydanın yanı sıra sınırlayıcı, zorlayıcı ve olumsuz yönde etkileri bulunan özellikleri de bulunmaktadır. İnsanlar önceki dönemde geliştirdiği pek çok buluşu hem insan yaşamına faydalı hem de insan yaşamına zararı olabilecek şekilde dönüştürebilmektedir. Örneğin, kesici bir alet yemek yapmayı oldukça kolaylaştırabilirken başka bir insana zarar verme amacıyla kullanıldığında son derece tehlikeli sonuçlar doğurabilmektedir. 

Bu yüzden temelde insanın sahip olduğu araçları ne şekilde kullandığı hangi amaçla tercih ettiği önem kazanmaktadır. Özellikle internet ve dijital teknolojilerin insan yaşamına katkılarının yanında özellikle fayda sağlamadığı yönleri son dönemde araştırmalarla ortaya konmaktadır. Önceki araştırmalar detaylı bir şekilde incelendiğinde alanyazında internet bağımlılığı (Young, 1999), teknoloji bağımlılığı (Griffiths, 1995), akıllı telefon bağımlılığı (Kwon et al., 2013), sosyal medya bağımlılığı (Hou, Xiong, Jiang, Song & Wang, 2019), problemli internet kullanımı (Spada, 2014), gelişmeleri kaçırma korkusu (Abel, Buff & Burr, 2016), nomofobi (Bragazzi & Del Puente, 2014), phubbing (Garrido, Issa, Esteban & Delgado, 2021) ve oyun bağımlılığı (Kuss & Griffiths, 2012) gibi birçok problem alanının ortaya çıktığı görülmektedir. Dolayısıyla, internet ve teknoloji ile ilişkili araştırmalar son yıllarda farklı sorun alanlarına ilişkin araştırmaların olduğunu göstermektedir.

Söz konusu araştırmalarda gerek internetin gerek akıllı telefonların gerekse de diğer teknolojik araçların potansiyel olarak insan yaşamına ve ruh sağlığına etkileri keşfedilmeye çalışılmaktadır. Ayrıca, internet ve dijital teknolojilerin negatif etkilerinin insan yaşamında ruh sağlığına ne düzeyde etkilediği ve ortaya çıkardığı sonuçlar anlaşılmaya çalışılmaktadır. Bu kapsamda yapılan araştırmalarda aşırı teknoloji kullanımının bireylerin daha yalnız hissetmelerine, daha depresif ve daha şiddetli anksiyete yaşamalarına neden olabilmektedir. Üstelik, artan ekran kullanım sürelerinin olumsuz birtakım fizyolojik etkileri olduğu saptanmıştır (Aziz, Nordin, Abdulkadir & Salih, 2021). Söz konusu sorunların insan yaşamına olumsuz etkilerini en aza indirmek veya ortadan kaldırmak amacıyla birçok araştırma yapılmaktadır. Örneğin, bir çalışmada ortaöğretim öğrencileri ile 5 oturumluk psikoeğitim programı uygulanmıştır. Araştırma sonuçları bilinçli internet kullanımı, akademik güdülenme ve zamanı etkili kullanmanın arttırılmasına yönelik geliştirilen eğitim programının internet bağımlılığı eğilimlerinin azaltılmasında etkili olduğunu göstermiştir (Berber-Çelik, 2016).

Alanyazındaki güncel son araştırmalar incelendiğinde bağımlılığı azaltmak amacıyla birçok araştırmanın gerçekleştirildiği görülmektedir (Taş & Ayas, 2018; Özcan & Balcı-Çelik, 2021).

Temelde, teknoloji bağımlılıkları kavramı kapsayıcı bir çatı kavram olarak düşünülürse bireyin kendisinin teknolojiyi kontrol edememesi ve yönetememesi sonucu olarak ortaya çıkan teknolojik cihazlara duyulan güçlü istek olarak tanımlanabilir (Türkiye Bilimler Akademisi, (2021). 

Türkiye Yeşilay Cemiyetinin teknoloji bağımlılığı tanımı ise “Teknoloji ve internetin bilinçli olmayan, kontrolsüz bir şekilde kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan davranışsal bağımlılıklar; oyun oynama bozukluğu, kumar oynama bozukluğu, sosyal medyanın ve akıllı telefonun aşırı kullanımı gibi bağımlılık yapıcı alt davranışlarla kendini gösteren bağımlılık türüdür.” şeklindedir (Yeşilay, 2023).

Alanyazında teknoloji bağımlılığına paralel olarak tanımlanabilen diğer bağımlılık türü olarak internet bağımlılığının tanımı ise şöyle ifade edilebilir. İnternet bağımlılığı, patolojik bir kullanımla özdeşleştirilebilen ve birey için kontrol kaybının ortaya çıktığı dürtü kontrol bozukluğudur (Fitzpatrick, 2010).

Türkiye İstatistik Kurumuna göre bireylerin internete erişimleri her geçen yıl artış eğilimindedir. Özellikle internete erişim sağlayan akıllı telefon sahipliğinde önemli bir artış olmuştur. Söz konusu gelişmeler internetin yaşamın hemen hemen her alanında olduğuna ilişkin önemli bir kanıt sağlamaktadır. Bu yüzden araştırmacılar internet ve teknoloji bağımlılığına be ilişkili sorunlara daha fazla odaklanmaya başlamışlardır. Bu kapsamda alanyazındaki araştırmalarda dijital bağımlılıkların genel ve alt popülasyonlardaki yaygınlığına ilişkin çeşitli oranlar bildirilmiştir. Türkiye’de ergenler üzerinde gerçekleştirilen bir araştırmada ergenlerin %5’inin patolojik düzeyde internet kullanıcısı olduğu, %14.6’sının ise riskli olabilecek grupta yer aldığı belirlenmiştir (Onaral Danacı & Dereboy, 2023).

Benzer şekilde Türkiye’deki bir araştırma sonuçları okul kademelerine göre bakıldığında ortaokuldan itibaren internet bağımlılık oranlarının artış eğiliminde olduğu söylenebilir (Kurt-Genç & Avcı, 2020).

Söz konusu oranlar Türkiye’de internet ve dijital bağımlılıklarının önemli bir problem alanı olabileceğini göstermektedir.

Sonuç olarak, Türkiye’de ve dünyada artan internet ve teknoloji kullanımının birtakım sorunları da beraberinde getirdiği söylenebilir. Dolayısıyla araştırmacılar, internet ve teknoloji ile ilişkili sorunlara daha kapsamlı yaklaşabilmeli ve ilkokuldan başlayarak yükseköğretime kadar internet ve dijital teknolojilere ilişkin çeşitli bağımlılık sorunlarını azaltmak amacıyla birtakım müdahale programlarına ihtiyaç olduğunu göstermektedir.

Rapora https://turkegitimsen.org.tr/storage/2024/01/Turkiye-Dijital-Teknoloji-Bagimlilik-Arastirma-Raporu-3.pdf linkinden ulaşabilirsiniz.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.