Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, ''New York’a gelip sizlerle buluşmamak olmazdı. Çünkü burada yaşayan vatandaşlarımızla bir araya gelmek son derece önemli. Ben de Sayın Cumhurbaşkanımızın, anavatanın selamını iletmiş olayım.
1900’lerden başlayıp devam eden süreçte belki ABD için baktığınızda en eski göçmen gruplarından birisi Türkler olabilir. Fakat maalesef biraz örgütlenme sıkıntısı olan bir milletiz. Bunu biraz ihmal etmişiz. Bugün artık durduğumuz yer itibarıyla yaşadığınız ülkelerde hem entegre olmanın hem bir arada olmanın ne kadar önemli olduğunu kuşkusuz sizler benden iyi biliyorsunuz.
Şu çatının altında bulunan insanların her birinin kaygısı Türkiye’nin daha iyi, daha güçlü olmasıdır. Türk vatandaşlarının gittikleri her yerde daha saygın, daha kabul gören ve daha etkin olmasıdır. Birimiz siyasette, birimiz iş hayatında, bir başkası akademik hayatın içinde, sanatta, kültürde. Hangi pozisyonda olursak olalım, hepimizin temel hareket noktası, temel çabası şu göğsümüzde taşıdığımız bayrağı daha etkili, daha saygın kılmak.
Sayın Cumhurbaşkanımız her konuşmasında bunu ısrarla vurguladı. Entegre olmak o toplumun bir parçası olarak üretmek, o topluma katkıda bulunmak önemli. Ancak, öbür taraftan kendi kültürel kimliğimizi, Türkiye ile olan bağımızı kaybetmeden Türkiye’nin birer kültür elçisi, bir ticaret elçisi, belki akademide bir ilim elçisi olmak çok önemli. Çünkü bugünkü son yaşanan olaylara baktığımızda dünyada kaosun, çatışmanın da eksik olmadığı dönemleri yaşıyoruz.
O halde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak Türkiye’de yaşayan veya yaşamayan, dışarıda olan olmayan herkes güç birliği yapmak ülkemizin menfaatlerini savunmak hepimiz için bir borçtur diye düşünüyorum. Hepimizin bir kimliği olabilir, ayrı ayrı siyasi görüşleri taşıyor olabiliriz ama Türkiye Cumhuriyeti söz konusu olduğunda ve bir çatışmayla karşı karşıya kaldığımızda kimse bizim siyasi kimliklerimize bakmayacak. Kimse bizi diğerinden ayırmayacak. Dolayısıyla bir tane Türkiye var ve hepimiz kendi kimliklerimizin yanında pekala ortak bir duygudaşlıkla bu kavgayı verebiliriz. Neye inanıyorsak inanalım, hangi görüşü taşıyorsa taşıyalım o kimlikler bizi birbirimizden koparmak için değil, aslında birbirimizi anlamayı kolaylaştırmak içindir. O yüzden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın bütün bunların üstünde ve ötesinde bir anlamı olduğu kanaatindeyim. Böyle olduğu için sizlerle buluşmayı çok istedim. Çünkü buradaki varlığınız gerçekten bizim için çok önemli.
Biliyorsunuz velayet konusu problemi var. Vatandaşlarımıza aile hukukundan kaynaklı hukuksal problemlerinde destek olmak için Düsseldorf'ta aile ataşelikleri kurduk. Almanya'dan devam ederek Türk toplumunun yoğun olduğu yerlerde inşallah kurmaya devam edeceğiz.
Biz maalesef terörle, çeşitli siyaset mühendislikleri ile geçmişten bugüne terbiye edilmeye çalışılan bir ülkeyiz. Şükürler olsun milletin azmi, devletin kararlılığıyla bütün bu badirelerin üzerinden bir şekilde geldik. Ama mücadele takdir edersiniz ki bitmiyor. Özellikle ABD’nin FETÖ, PKK ve türevleri konusundaki tutumu çok tatsız. O yüzden belki size bir parça zor olabilecek bir alanda ricada bulunacağım. Bu konuda gerçekten ABD’de, olabildiği kadar Türkiye'nin terörle mücadelede nerede durduğu konusunda sivil katkıya çok ihtiyacımız var. Bu anlamda sizlerin çabalarına her türlü desteği hükümet olarak bizler vermeye hazırız. Türkiye'ye bu mücadelesini, içeride ve dışarıda gerçekten ısrarlı devam ettirmemiz gerekiyor.'' dedi.