AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ''Aylar önce açıkladığımız gibi Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan Cumhur İttifakı olarak Cumhurbaşkanı adayımızdır. Bu adaylığa karşı bazı partilerin YSK'ya itiraz ettiği basına yansıdı.
Cumhurbaşkanımızın adaylığı önünde hiçbir engel yoktur. Cumhurbaşkanımızın bu seçimlerde yeniden aday olduğunu aylar öncesinden açıklamıştık. Nitekim usulüne uygun şekilde adaylık başvurusu yapılmıştır.
Cumhurbaşkanımızın adaylığı konusunda üretilmeye çalışılan sözde tartışma hukuki değil, hukuk dışı yollarla siyasete yön vermeye çalışan kötü alışkanlıkların depreştiğini göstermektedir.
Daha önce de ifade etmiştik: Bu tür söylemler, siyaseti kurgulamaya çalışan masaların gizli ortağının "Sabih Kanadoğlu zihniyeti" olduğunu ve bu tartışmaların vesayet zihniyetinden beslendiğini ortaya koymaktadır.
Türkiye, demokratik süreçlere yalnızca aziz milletimizin yön verdiği bir noktaya gelmiştir. Geçmişin vesayet zihniyetinden ilham alan girişimlerin bu gerçeği gölgelemesi mümkün değildir. Sözün özü; milletimizin sahip olduğu demokrasi sandığına hiç kimse ipotek koyamaz.
Demokratik seçimlerle milletin adayıyla yarışmaktan korkan çevreler, Cumhurbaşkanımızın önüne siyasi hayatı boyunca çeşitli engeller çıkardılar. Bu yaklaşım, Cumhurbaşkanımızla demokrasi meydanında yarışmaktan korktuklarının itirafı olmaktan başka işe yaramadı.
Söz ve karar milletindir. Milletimiz, siyasi pazarlıklar yoluyla ülkemizin geleceğine dair kumar oynamak isteyenlere sandıkta bir kez daha demokrasi dersi verecektir.'' dedi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, ''Sayın Cumhurbaşkanı'mız 2014 seçimlerinde 7 yıllığına seçilmişti. Ama 2017'deki yeni hükümet sistemiyle ilgili yapılan değişiklik neticesinde 2 defa 5 yıllığına üst üste aday olabileceği çok açık ve net bir şekilde yazmaktadır. Evrensel bir hukuk kuralıdır; kanunlar geriye doğru işletilemez ve uygulanamaz. Bu herkesin bildiği bir kuraldır. Dolayısıyla sandıkta yenileceğini anlayanlar şimdi çamur siyaseti yapmaya başladılar.
Hani adaylığını tartışmaya açmıyordunuz, hani gümbür gümbür geliyordunuz, ne oldu şimdi? Bu Sabih Kanadoğlu vesayetçi tutumundan, davranışından ve uygulamalarından bıkmadınız ve yorulmadınız.
Sandık sonuçlarından ümidinizi kestiniz. Her ne kadar sürekli anket sonuçları üzerinden manipülasyon yapmaya kalksanız da siz de biliyorsunuz ki kaybedeceksiniz. Kaybedeceğinizi bildiğiniz halde aynı yalanları sürekli servis edip hem seçimlere gölge düşürmeye hem de seçim sonrası yapacağınız kışkırtma ve taşkınlıklar için zemin oluşturmaya, toplumun psikolojisini hazırlamaya çalışıyorsunuz. Biz, sizin bu oyununuzu biliyoruz ve görüyoruz. Bu millet sizin bu oyununuzu yutmayacak, bu vesayet alışkanlıklarından vazgeçin.
Terör örgütlerinin elebaşları adeta birbirleriyle yarışıyor. İşte buyurun, İYİ Parti'ye duyurulur. 'Terör örgütünün gölgesi masanın üzerine düşmüştür.' diye isyan eden Ağıralioğlu'nun sesini kısmak için ellerinden geleni yaptılar.
Dillerinden düşürmedikleri bir slogan var; hak, hukuk, adalet. Ama görüyoruz ki; hak ve hukuku sağlamak için adalete ihtiyaçları yok. Gelir gelmez hesap sormaktan, rövanş almaktan, yargısız infaz etmekten bahsediyorlar. Bu nasıl bir hak, hukuk, adalet anlayışıdır? Herhalde geçmişte yaşattıkları 'Sanığın idamına, mahkemenin de bilahare devamına' anlayışını devam ettirmek istiyorlar. Hak, hukuk, adalet sadece reklam yüzü olarak kullandıkları bir motto.'' dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, ''Tartışmaları önlemek için düzenlemede ek madde var. Binlerce avukat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aday olacağı görüşünü ifade ediyor. Anayasa'nın 101'inci maddesi 30 Nisan 2018 tarihinde yürürlüğe girdi. Hukukta kural şudur. Bir kanun hükmü yürürlüğe girdikten sonra uygulanır. Bundan sonraki süreçte Cumhurbaşkanımız bir defa aday olmuş ve seçilmiştir. 14 Mayıs'taki ikinci adaylığıdır. 30 Nisan 2018'deki yürürlüğe giren maddeyi, 2014'tekilere uygulayabilmek için özel istisnalar lazımdır. 2018'dekinde böyle bir özel istisna yok.'' dedi.