Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, ''Toplu Sözleşmede aldığımız karar gereği 2022 yılı iki önemli konunun enine boyuna çalışılacak ve sonuca ulaştırılacak. Sözleşmelilere kadro ısrarımızda gerçekler de gerekçeler de haklılığımızı ortaya koyuyor. İstihdamın çeşitlendiği, kadrolu-süreli sözleşmeli-süresiz sözleşmeli-5393’lü,İHS’li gibi çeşitliliğin 39 ayrı mevzuata dönüştüğü istihdam alanı çalışma barışı açısından alarm veriyor. Bu alan toparlanmak ve çalışanın iç huzuru ve iş huzuru temin edilmek zorunda.
Aynı camide kadrolu-süreli sözleşmeli-süresiz sözleşmeli-fahri olmak üzere farklı haklara sahip din görevlisi var. Hastanede aynı serviste yine kadrolu-süreli sözleşmeli-süresiz sözleşmeli-vekil olmak üzere farklı hemşire istihdamı var. Bu tablo ne yönetilebilir ne de sürdürülebilir bir tablodur. Bunun değişmesi için yıllardır mücadele ediyoruz. Toplu sözleşmelerde bunu masaya götürdüğümüzde ‘bu konu bu masanın konusu değil, kapsam dışı’ deniliyordu. Pes edip bu konuyu ısrarla gündeme getirmeseydik şu an da kimse bu işi çözmeye çalışmıyor olurdu. Israrla, kararlılıkla her toplu sözleşmede masaya götürdük. KPDK toplantılarında gündeme getirdik. Sonuçta toplu sözleşmenin gündemine alındı ve bugün konuyla ilgili komisyon çalışmasının yürütüldüğü bir mesele haline geldi.
Belediye’de 5393’e tabi sözleşmeli var. Yerel yönetimde başkan değişti mi sözleşmeli memur ipin ucunda. İki satır yazıyla ‘Görülen lüzum üzerine işinize son verilmiştir’ denip ekmeği alınıp kapının önüne konuluyor. İşine geri dönmesini sağladığımız arkadaşlarımız var, dava süreci devam edenler var. İşini kaybettiği için canına kıyan arkadaşlarımız var maalesef. Bu sorunun çözülmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız.
Toplu sözleşmemizde aldığımız hüküm gereği bu konuyu çalışıp tamamlayacak ve yasal düzenleme için siyasi iradeye sunacağız bakanlıkla sosyal taraf olarak. Zamana yayılmadan zamanında adım atılsın diye ısrarımız var. Bakanlık çalışmanın başlayacağı tarihi bir an önce duyurmalı.'' dedi.
Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Levent Uslu, ''Binlerce arkadaşımız sendikal zorbalıkla karşı karşıya kaldı. Önlerine istifa formu konularak 'ya sendikadan istifa edip bizim istediğimiz sendikaya üye ol ya da bunun sonucuna katlanırsın' deniliyor. Sürgün, mobbing ve işten çıkarılmaya varana kadar her türlü zorbalık yapıldı.
Pek çok arkadaşımız verdiğimiz hukuk mücadelesi ile işine geri döndü. 3 defa işine döndürdüğümüz fakat velediye tarafından tekrar tekrar işine sin verilen arkadaşlarımız var. Bazıları için mücadelemiz sürüyor. İşine geri dinen arkadaşlar örgütlü oldukları için bunu başarabildiler. Bu mücadelede tek başlarına başarılı olmaları mümkün değildi. Örgütlülük işte bu yüzden önemli ve hayati.'' dedi.
Memur-Sen Elazığ temsilcisi İbrahim Bahşi, ''İnşallah 15 Mayıs mutabakatlarına kadar kalan sürede tüm gücümüzle çalışarak Memur-Sen’in gücüne güç katmaya, üye sayımızı artırmaya gayret edeceğiz.'' dedi.