Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, "Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığı 21 Haziran ile 2 Temmuz tarihleri arasında tercihe bağlı olarak telafi eğitimine başlanacağını kamuoyuna duyurdu. Telafi eğitiminin ‘akademik’ anlamda telafi eğitimi olacağını düşünmek çok doğru olmaz. Bilindiği gibi hafta sonu LGS var. Öğrencilerin sınıf geçme notlarını tayin edecek olan sınavlar da tamamlanmış olacak. Sınavı geride bırakmış bir öğrencinin derse olan motivasyonunu korumak kolay değildir. Milli Eğitim Bakanlığı da bunun farkında. Nitekim bundan dolayı Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk 2 Temmuz’a kadar sürecek telafi eğitiminin duygusal, sosyal, kültürel etkinliklerin ağırlıkta olacağı bir süreç olacağını söyledi. Yani 21 Haziran ile 2 Temmuz tarihleri arasındaki süre öğrenciler için adeta bir sosyal rehabilitasyon süreci olacaktır.
Geride bırakılan bir yılı aşkın sürede eğitim süreci önemli kesintiler ile karşı karşıya kaldı ve öğrencilerin çok ciddi boyutlarda öğrenme kayıpları söz konusu oldu. Baştan beri sürecin daha çok akademik boyutu konuşuldu ama sosyal-psikolojik boyutu yeterince ele alınmadı. Oysa öğrencilerimiz sadece akademik kayıplar ile karşı karşıya değil. Aynı zamanda sosyal ve duygusal kayıplar da yaşadılar. Okul, öğrenciler için aynı zamanda bir sosyalleşme zeminidir. Dolayısıyla MEB öğrencilerin psikolojik ve sosyal kayıplarının telafisi için de bir gayret ortaya koymaya çalışarak, 1,5 yıla tekabül edecek bir telafi sürecini başlatıyor." dedi.