Habertürk TV'de Açık ve Net programında Kübra Par'ın sorularını yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğretmenlerin yüzde 90'ının aşılarının tamamlandığını, hiçbir öğretmeni ve çocuğu riske atamayacaklarını bildirdi ve ''sizin eleştiriniz yapıcı olup, şu şu eksiklikleriniz var şeklinde mi yoksa yıkıcı, yakıcı, yok edici mi? Bu eleştiriler insana sırtındaki akrebi göstermek gibidir. Eleştiriler bizim için gerçekten çok yararlı. Sahadan öyle eleştiriler geliyor ki bize. Bazen hakikaten bir yeri göremiyoruz. Salgın döneminde il müdürlerimizle en az 50-60 kez görüştük. Siirt'te şuna, Bilecik'te şuna dikkat etmek lazım deniliyor. Aşılama konusunda seçimlerden sonra ilk başlayan grup öğretmenlerdi. Şimdi tamamlanmak üzere. Yüzde 90'lar civarında. Hatta 3. aşılarla ilgili senaryolar çalışılıyor.
Bizim ilk sayılar yüzde 15 civarında öğretmenimiz aşıya gelmedi. Zamanlama, lojistik nedenler olabilir. Yaptırmak istemeyebilir. Bu konuyla ayrıntılı analiz henüz bitmedi. Bizim 'aşı olmayan öğretmenin eğitim, öğretim yapması sözkonusu olamaz' diye bir yaklaşımımız hukuki olarak olamaz. Biz de gerekirse bire bir konuşur, dertleşiriz. Hiçbir öğretmenimiz hiçbir çocuğu riske atacak bir tercihte bulunmaz.'' dedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 6 Eylül'den itibaren öğrencilerin gelmesini beklediklerini ifade etti ve ''Elbette bu gidişe bakıyoruz, dünyadaki gidişe de bakıyoruz. Kontrol artmaya başladı. Varyantlarla ilgili farklı çözüm senaryoları başladı. Türkiye'de de kontrol edilebilir düzeyde. Tereddütsüz Eylül'de başlayacak gibi yönetiyoruz. 6 Eyül'den itibaren öğrencilerin gelmesini bekliyoruz. Öğretmenlerimizle her görüşmemde şunu söylüyorum, ne olur ilk ders matemetik, fizik demeyin. Bunu şundan dolayı istiyorum. Benim arkadaşlarımla konuşurken şunu söylerim. Sınıftaki çocukların gözünüze gözünüz değmeden, kalbine ılık ılık akmadan derse başlamayın. Önce hemhal olalım. Sohbet edelim. Konuşalım. Adın ne, kaç yaşındasın?'' dedi.
"HANGİ DİLİMDE SOSYAL/DUYGUSAL EKSİLKİLER VAR BUNU TESPİT ETTİK"
Bunu salgından bağımsız istiyorum. Bu öğretim yılının tümünü güçlendirir. Aslolan öğretmen ile öğrenci açısından şefkat bağıdır. Bu kanalı açmadan ders öğretemezsiniz. Birden bire akademik şokla karşılaşmalarını istemiyoruz. Çocukların motivasyonu, beklentisi, sosyal duygusal özellikleri salgın döneminde farklılaştı. Gelir dağılımı düştüğünde öz yönetimin yükseldiğini, gelir dağılımı yükseldiğinde öz yönetimin düştüğünü görüyoruz. Hangi çocukların neye ihtiyacı var diye rehberlik notları, videolar hazırladık. Hangi dilimde sosyal duygusal eksiklikler var, bunları tespit ettik.
"BİZİM GENEL BİR ÖĞRETMEN İHTİYACIMIZ VAR"
Talim Terbiye Başkanlığı 'her sınıfın özel kazanımları var' diyor. Bazı örüntü kazanımlar var ki, o kazanımlar olmadan üst sınıfta olmaz. Her sınıfın kazanımları belirlendi. Bunu her öğretmenimizle paylaşacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın orada kalabalık içerisinde ayak üstü bir konuşma üzerinde ifadeleri sözkonusuydu. Genel bir öğretmen ihtiyacı yok şeklinde bir ifade değildi. Salgın dönemi için söylemişti. Yoksa bizim genel bir öğretmen ihtiyacımız var. Hem emekliye ayrılan öğretmenler açısından. Öğretmenlerin üçte ikisi bu dönemde alınmış. Bazen kadrolarda bütçe kısıtından daralmalar sözkonusu oldu. Engelli öğretmenlerle ilgili yıl içinde dönem dönem atama yapıyoruz. Kadro geldiğinde bu sene ve önümüzdeki sene yine yapacağız. Türkiye'de maaşlarla ilgili genel tablo içinde tabii ki farklılaşma olacak ama şu an bir şey söylemimiz mümkün değil.
"DEVLET OKULLARININ İMKANI GİDEREK ARTIYOR"
Türkiye 2002 Türkiyesi değil, milli gelirde artış var. Özel okulların öğrenci oranı yüzde 8, okul sayısı yüzde 20 düzeyinde. Özel okullarda bina sayısı, fiziksel mekanlar daha fazla olduğu için farklılaşma var. Ama bizim okullarımızın imkanları da giderek artıyor. Bugün bir meslek lisesine gittim o kadar güzel atölyeler, spor salonları var ki. Elbette her okulda yok. Başka ülkelerle karşılaştırıldığında yüzde 8'lik oran hala çok düşük. Ulusal gelir dağılımına baktığımızda aslında o oran çok yüksek.
"ÖZEL VE DEVLETTE OKUYANLAR BİZİM ÇOCUKLARIMIZ"
Okul türlerine göre bakıldığında, sınavla alınan okullarda başka, fen liselerinde başka, anadolu liselerinde başka tablo ortaya çıkar. Yüzde 90'lık gruptan bahsediyoruz. Karşılatırma yapabileceğiniz birtakım ölçütler sözkonusu olmalı. LGS sonuçlarına baktığımızda ya da üniversite giriş sınavlarında belirli aralıkta özel okulların belirli puanları, devlet okulların belirli aralıklarda yüksek puan aldıklarını görüyoruz. Bunların hepsi bizim evladımız, bizim okullarımız. Özel okullardaki evlatlarımız da diğer öğrencilerimiz de bizim evlatlarımız. Bugün tesadüfen özel okul ücretleriyle bir radyoda dinledim. Özel okullardan bahsettiğimizde diyelim ki yüksek denilen ücretlerin onda birine de, yarısına da özel okul ücretleri var. Yüzde 8'in ne kadarı yüksek okul ücretleriyle karşı karşıyadırlar?
"MEB'İN ÖZEL OKULLARA KARIŞTIĞI ALANLAR BELLİ"
Benim duyduğum en yüksek rakam 70-80 bin lira civarındaydı. Böyle baktığımızda o gelir dağılımındaki kişilerin altından kalkabileceği durumdur. Gerçekten sayıları çok fazla olmayan okullar bunlar. Milli Eğitim Bakanlığı özel okulların bütçesine karışmaz. Okulun açılış iznini verir, uyulması gereken kurullara uyup uymadığına bakar. Bütçesini nasıl kullanyor, nereye harcama yapıyor, servisi nereden alıyor, yemeği nereden alıyor gibi bunlara yetkisi yok.
"LGS SINAV SONUÇLARI 26 TEMMUZ'DA AÇIKLANACAK"
Geçen sene 1,5 milyon LGS'ye girdi 181 birinci vardı. Bu sene 1 milyon civarında girdi, 90 birinci var. Bugün başlayan tercih başvuruları 16 Temmuz saat 17.00'ye kadar devam edecek. Biz de yerleştirme sonuçlarını 26 Temmuz'da açıklayacağız.
"HAYAT BAŞARISI BAŞKA, OKUL BAŞARISI DAHA BAŞKA BİR ŞEY"
Merkez yerleştirmede robot tercihler yapabilecek. Bu okulların listesinden 10 okul tercih edilebilecek. Bir öğrenci sınav kağıdından çok daha başka bir varlıktır. Hayat başarısı başka, okul başarısı başka bir şeydir. İletişim beceriniz, kitap okmanız, kültürel birikiminiz, sporla ilgilenmeniz, birçok değişkenle birlikte hayat başarısı ortaya çıkıyor. Azim, IQ'dan daha önemlidir.
"DÜNYADA BÜYÜK BİR KIRILMA GERÇEKLEŞECEK"
Spor lisesiyle ilgili bir tercihte bulunacak veya ben bilimle veya sanatla alakalı bir şey yapmalıyım diyor. Geleneksel olarak bölümlerde bir değişim yaşanıyor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde mesleklerin dörtte üçe yakını otomasyon, robot, dijitalizasyon eşitleneceği gerekiyor. Çocukların anne babalarının mesleki gelişimi ile paralel olmayacağını bilmeleri lazım. Çocuk hayal ederse somutlaşma ortaya çıkar. Bundan dolayı da geleceğe dönük olarak çocuklarımızın ben bir meslek sahibi olup oradan emekli olacağım diye düşünmemeleri lazım. Onları her 5 yılda bir yeniden bir eğitim alma zorunluluğu geliyor. Büyük bir kırılma geliyor dünyaya.
"KREŞLERLE İLGİLİ KISIT ŞİMDİ AÇILMIŞ OLDU"
Bir defa MEB'in okul binası, kreş yapmasıyla ilgili bir konu değil. Başka kamu kuruluşları vardır. Belediyeler vardır. Bu dönemde kendi personeli için yeni kreş binaları yapmak istiyordur. Yasal olarak bu görev MEB'in. Belediyelerin yasal olarak kamuya yönelik kreş açmanın hukuksal temeli yok. Ama kendi personeli için birtakım çalışmalar yaptıklarını, eğitime destek verdiklerini biliyoruz. 2018 yılında tasarruf tedbiri açıklanmıştı. MEB yatırım bütçesini mevcutları bitirmekle ilgili tasarruf etmiştir. O tedbirlerle ilgili kısıt şimdi açılmış oldu. Diğer kamu kurum ve belediyeler açısından tasarruf tedbiri var.
6 EYLÜL'DE OKULLAR AÇILIYOR
Biz 6 Eylül'den itibaren okullarda yüzyüze eğitim alınmasıyla ilgili her türlü çalışmalarımızı tamamlıyoruz. Öğretmenlerimiz zaten gerekli hazırlıkları yapıyorlar, yapacaklar.
"SALGIN PİLOT UYGULAMA YAPMAMIZA MÜSAADE ETMEDİ"
İki sene önce ortaöğretim tasarımı yapmıştık. Dünyada liselerde ortalama 6-7 ders var. Bizde 13-14 ders var. Bizim öğrencilerimiz derinleşmede sorunlar yaşıyorlar. Biz bir çalışmanın pilotunu yapmadan ülkeye genellemek istemiyoruz. Çünkü bu deneme tahtası değil. Pilotu yapabilmek için salgın müsaade etmedi. İnşallah Eylül'de bu çalışmayı yapacağız. Müfredatı değiştir eğitim iyileşsin, böyle bir önerme yok. Burada önemli olan öğretmen eğitimi, öğretmen niteliği, zamanın ruhunu dikkate alan değişim. Okulların imkanlarını zenginleştirmek. Fırsat adaleti ile buna çalışıyoruz. Biz 3 sene oldu göreve geleli, 2 sene salgınla gitti.
"ATAMA TAKVİMİ EYLÜL AYINDA İLAN EDİLMİŞ OLACAK"
Atama takvimi ilan edildi. Eylül başında atamalar yapılacak. Artık hangi il ve ilçelere yönlendirildikleri Eylül ayında ilan edilmiş olacak.Milli Eğitim Bakanlığı'nın okuyan balık diye bir sitemiz var. Görsel, sesli, işaret diliyle kitaplarımız var. Anadolu masallarımız sesli olarak dinlenebilir. Kültür Bakanlığımız e-kütüphaneyi ortaya koydu. Oraya ücretsiz erişim sözkonusu. Oralardan da sesli kitaplar, görsel olarak okumak için dijital kitapların binlercesine erişebilirler.