Türk-Eğitim-Sen Genel Başkanı ve Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Talip Geylan, "Milli Eğitim Bakanı Sn Mahmut Özer önceki gün “İki doz aşı olan ya da hastalanıp bağışıklık kazanıp antikor oluşturan öğretmen oranı %86” açıklamasını yaptı. Yani yaklaşık 150 bin öğretmen pcr testi zorunluluğuyla karşı karşıya.
Şimdi bu öğretmenlerimizden test yaptırmayanların derse girmesine izin verilmeyecekmiş!
Bu garipliğin doğuracağı sonuçlar hesap edilemiyor mu?
Okul idaresi ile öğretmenlerimizi, öğretmenlerimiz ve idarecilerimizi velilerimizle karşı karşıya getirecek bu uygulamanın neresinden fayda umuluyor?
Binlerce sınıfta derslerin boş geçmesinin hesabını kim verecek? Bu durumun, pandemide oluşan öğrenme kayıplarının telafisi sürecine zarar vereceği görülemiyor mu?
Öğretmenlerimizin maddi kayıplarının yargı konusu edileceği ve tazmin edileceği de hesaplanmıyor mu?
Milli Eğitim Bakanlığı'nın yapması gereken; yaklaşık iki yıldır tüm güçleriyle öğrencilerimizin eğitimi için seferber olan öğretmenlerimizi huzursuz etmek yerine eksikleri giderecek tedbirleri almaktır.
Covid’e karşı alınması gereken etkili tedbir;milyonlarca öğrenci ve velinin covid durumunun takip edilmediği bir ortamda sadece öğretmeni pcr ile takip etmek değil; tüm okullarımızda maske,dezenfektan ve temizlik malzemelerini fazlasıyla tedarik etmek, güvenlik ve yardımcı hizmetli personel eksiği olmayan tek bir okul dahi bırakmamak, kalabalık sınıf mevcutlarını seyreltmek için derslik üretmek, ders ve teneffüs sürelerini salgın koşullarına göre düzenlemektir." dedi.