Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, ''O kadar mutlulukla söyleyebiliyorum ki son 10 yılda Millî Eğitim Bakanlığının yıllık ürün tescili 2.9 iken 2022 yılının ilk 5 ayında, 7 bin 200 ürünün tescilini aldık biz. Bu, öyle basit bir şey değil. 7 bin 200 tasarım, marka, faydalı model ve patenti tescilledik. Bunu ortaöğretim öğrencilerimizle, öğretmenlerimizle yaptık. Aslında bu, ülkemizin geleceğine yapılan en büyük yatırım çünkü fikrî mülkiyette güçlü olmadığınız zaman rekabet edebilmeniz mümkün değil. Katma değeri yüksek olan üretim yapabilmeniz için hem mevcut konvansiyonel üretimi bilebilmeniz lazım hem teknolojik gelişmeleri bilmeniz lazım hem de geliştirebilme kabiliyetinizi sürekli güçlendirmeniz lazım. İşte mesleki eğitim, hep birlikte attığımız adımlarla artık o noktaya doğru ilerliyor.
Bakan yardımcılığım sırasında çok büyük enerji sarf ettik orayı güçlendirmek için. Lise diploması hakkı yoktu, onu verdik. Bu süreçleri iyileştirdik. Çalışmalar yaptık ama bir noktaya doğru gidebildi. 87 binde aldığımız öğrenci sayısını 159 binlere çıkarabildik.
25 Aralık 2021 tarihinde 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu'nda çok ciddi bir değişiklik yaptık. Benim hayalimdi. Cumhurbaşkanımıza da arz ettim. Cumhurbaşkanımız bunun Türkiye'deki genç işsizliğin azaltılması ve istihdamın artmasında ne kadar kritik bir enstrüman olduğunu hemen görerek Meclis süreci başladı. 25 Aralık 2021 tarihinde Türkiye'deki tüm mesleki eğitim merkezlerinde 159 bin çırak, kalfa vardı. Bugün itibarıyla 505 bin çırak var.
Çünkü bizim insan kaynağımızın niteliğini ve insanlarımızın üretim ve emek ilişkisini güçlendirmeden çok güçlü hâle gelebilmemiz mümkün değil. Kovid sürecinde gördük. Üretmediğiniz zaman paranız olsa bile alamıyorsunuz. Tedarik zincirlerinde bir sıkıntı olduğu anda sistem bloke oluyor. Mesleki eğitimde maske ürettik, N95 maske makinesi ürettik, 5 eksenli CNC tezgahları ürettik. Hızlı antijen kiti ürettik. Bu, şu demek: Sadece ihtiyacını karşılamak değil; üretebilme kabiliyetini, kapasitesini güçlendirebilmek.
Bu mesleki teknik Anadolu lisesi değil, mesleki eğitim merkezi değil, başka bir model. Mesleki teknik Anadolu lisesi, sizin öğrencileriniz sürekli akademik olarak reel iş ortamında becerilerini teknoloji kabiliyetlerini arttırmaya yönelik bir eğitim programı ve öğrenciyi seçen, sürekli takip eden, istihdam kabiliyetini güçlendiren bir eğitim programı. İnşallah iş dünyamızın bu çeşitlilikleriyle çok daha güzel örnekler çıkacaktır.'' dedi.