Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ''Madde bağımlılığı ve dijital bağımlılıklar dâhil, hepsinin normal koşullarda proje kapsamında bir afet olarak tanımlanması gerekiyor. Öğretmen arkadaşlarımızın bu tür konularda nasıl davranacağını, nasıl tepki vereceğini istişare edip 'karşılaşma ahlakı' oluşturmak gerekiyor.
Oturup düşündüğünüzde bu anlamda dayanıklı olmamız gereken toplumsal sorunların sayısını çokça artırabiliriz. Gazze'de yaşananlar bu anlamda bir sorun. Etrafımızdaki, komşularımızdaki yaşananlar sebebiyle misafir ettiğimiz kardeşlerimiz, aynı şekilde 'Dayanıklı Sınıflar' kapsamında öğretmen arkadaşlarımızın birlikte hareket etmesi gereken konular. Bunların sayısını artırmak mümkün. Hatta daha ileri gidelim, tasarruflu kullanmamız gereken, Allah'ın lütfu olan kaynaklar, bunlarla ilgili yaşadığımız konular... Bunların hepsi bu proje kapsamında.
Öğretmen arkadaşlarımız, çalışma arkadaşlarımız bu konuda mütevazı da olsa bir 'iyilik hareketi' başlatır, biz de bunu yaygınlaştırabilirsek bizim açımızdan mutluluk verici olacak. Bir iyilik hareketi başlatmak istiyoruz, bir çığır açmak istiyoruz. Bir başlangıç noktası burası. Umarım devamı büyüyerek, artarak gelir.'' dedi.
6 Şubat 2023'te yaşanan büyük depremin ardından ortaya çıkan "Dayanıklı Sınıflar Hareketi" Projesi; hayat ve ben arasındaki ilişkiyi inceleyerek, dayanıklı olmak ve yeniden yola devam etmek üzere öğretmenlerin ve öğrencilerin iyi oluş durumlarına yardımcı olma hedefiyle tasarlandı.