Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, ''Bilindiği gibi Türk Eğitim-Sen 13-18 Temmuz 2021 tarihinde Türk eğitimine, Türk bilim hayatına ve 2023 sonrasında Türk devletine insan kaynağının niteliğini artırmak amacıyla eğitim alanında yol haritası belirlemek için 2. Maarif Kongresini gerçekleştirdi. Kongrenin final programı öncesinde Ocak ayından itibaren 10 çalıştay düzenledik. Bu kapsamda erken çocukluk eğitiminden, yükseköğretime, yaygın eğitimden, yurt dışı eğitimine kadar eğitimin her kademesine kadar sözümüz oldu. Sonuçlarını rapor haline getirerek, paydaşlarımıza ilettik. Türk Eğitim-Sen olarak şuna inanıyoruz ki; her bir çalıştayımızın hem nitelik hem de içeriği en üst düzeydedir. Bu minvalde, sunduğumuz raporların eğitimin tüm paydaşlarına bir yol haritası olacaktır.
Sınav, sadece bilgiyi ölçer. Oysaki esas ölçüt tecrübedir, birikimdir, bildiğini aktarmadır. Dolayısıyla kariyer basamakları belirlenirken yazılı sınav olmamalı, sadece hizmet yılı esas alınmalıdır. 10 yılını doldurmuş her öğretmenimiz uzman öğretmen, 20 yılını doldurmuş her öğretmenimiz sınav şartı aranmaksızın başöğretmen olmalıdır.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, Öğretmenlik Meslek Kanunu kapsamında kadrolu öğretmenlerle sözleşmeli öğretmenler arasındaki ayrımın kaldırılacağını ifade etmişti. Ancak, TBMM’ye sunulan yasa teklifte bırakın ayrımı kaldırmayı eş durumu tayin hakkı dahi verilmemiştir. Türk Eğitim-Sen olarak verilen sözlerin tutulmasını talep ediyoruz.
%36,08’lik enflasyon, Türkiye Kamu Sen’in geçmiş bir yıl için tespit ettiği gelir kaybının tescilidir. Hükümet, kayıpların telafisi için ek zam ödemesini daha fazla ötelememelidir. Ayrıca iktidar, kamu çalışanlarının alım gücünün artırılması için de yüzdelik artışla birlikte enflasyon farkının yanı sıra 2022’de yüzde 3 refah payını da vermelidir.
Şubat’ta yapılacak 15.000 öğretmen atama sayısı çok yetersizdir. Bildiğiniz üzere 500 bin civarında eğitim fakültesi mezunu öğretmenin KPSS’ye girdiği düşünüldüğünde atama sayısı olarak belirlenen rakamlar çok yetersiz kalmaktadır. Bunun yanı sıra, valiliklerin beyanlarına göre, hazırladığımız ücretli öğretmen araştırmasında ülkemizde 109 bin 616 norm açığı var ve 69 bin 326 ücretli öğretmen çalıştırıldığını görüyoruz. Hal böyleyken, öğretmen atamaları her yıl sağlıklı bir planlama dahilinde yapılmalıdır. 2022 yılında en azından ücretli öğretmen sayısı kadar atama yapılmalıdır.
Anayasamızın 41. Maddesi kamu yönetimine aile birliğini sağlama yükümlülüğünü veriyor. Dolayısıyla eşler birbirlerine, çocuklarına hasret kalmamalı, aileler birleştirilmelidir. Sözleşmeli öğretmenlerimizin, il içi özür grubu mağdurlarının tayin talepleri karşılanmalıdır.
Mülakatın olduğu yerde adalet olmayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı’nın 23 Ekim 2018’de Vizyon Belgesi tanıtım toplantısında dile getirdiği ‘Okul müdürlüğünden, MEB’in üst yönetimine kadar tüm eğitim yönetiminin dışarıdan müdahalelere kapalı hale getireceğiz’ açıklamasının gereğinin yapılmasını istiyoruz.'' dedi.