Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan ve TBMM'ye sevk edilen Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) taslağı, 39 madde ve 3 geçici madde olarak 5 Haziran 2024 tarihinde açıklandı. Geçmişte; maarif camiasının “kızıl elmalarından biri” olarak nitelendirdiğimiz öğretmenlik meslek kanununun beklentileri karşılamadığını yazmıştık. O günlerde; “Bu bir başlangıçtır ve kanuna işlerlik kazandıracak yönetmelik, yönerge ve maarif camiasından gelen önerilerle düzenlemeler, tanımlama ve iyileştirmeler yapılacaktır diye umuyor, bekliyoruz” demiştik. Aradan geçen iki yıldan fazla bir zaman sonra, kanuna işlerlik ve iyileştirmeler kazandıracak görüşler, öneriler sürekli dillendirildi ve süreç sonunda yukarıda bahsettiğimiz “Öğretmenlik Mesleği ve Millî Eğitim Akademisi Kanunu Taslağı” yayımlandı. Yayımlandı yayımlanmasına da ilk tepkilere bakılırsa “yayımlanması çoğu paydaşı memnun etmedi. ÖMK Taslak kanun, TBMM’ye sevk edilerek, önümüzdeki günlerde önce Komisyonda görüşülecek ve ardından TBMM Genel kurulunda son şekli verilerek kanunlaşacak. İşte bu süreçte maarif camiasının mensuplarına, eğitim stk’larına büyük iş düşüyor. Kanun taslağı yasalaşmadan herkes “eteğindeki taşları dökmeli.” Aksi halde; eteğimizde kalan taşlarla bir birimizin kafasını gözünü yararız.
Bu haliyle kamuoyunda oluşan algı ve beklentileri karşılamaktan uzak olduğu sıklıkla ifade edilen taslak kanun yasalaşmadan, kanunun mutfağında çalışanlara, etkili-yetkili kişilere, çeşitli kanallarla önerilerin iletilmesi çok çok önemlidir. Kanun ile bir milyon iki yüz bin muallimi ilgilendiren bir hususta, yapılan iyileştirmelerden beklenen sempatiyi güme götürecek düzenlemelere yer verilmemelidir. Daha önce ÖMK, taslak olarak çıktığı şekliyle yasalaşmış ve büyük eleştirilere neden olmuştu. Aynı hataya bir daha düşülmemelidir.
Öğretmenlik Mesleği ve Milli Eğitim Akademisi Kanun Taslağına baktığımızda bazı maddelerin çok tartışıldığını görüyoruz. Bunlardan biri, Öğretmenlerin yer değişikliği ile ilgili olan 18. Madde.
Buna göre;
MADDE 18- (1) Öğretmenlerin yer değiştirme suretiyle atamaları, her yıl yapılan atama plan ve programları çerçevesinde eğitim öğretim faaliyetlerini etkilemeyecek şekilde sonuçlandırılır.
Öğretmenlerin; atandıkları eğitim kurumunda en az üç eğitim öğretim yılı, aynı eğitim kurumunda en fazla 12 eğitim öğretim yılı görev yapmaları esastır.
(6) Öğretmenlerin atamaları, Bakanlıkça il/ilçe emrine veya doğrudan eğitim kurumuna yapılır. Bakanlıkça il/ilçe emrine atama yapılması hâlinde öğretmenlerin atandıkları ildeki görev yerleri, hizmet puanları dikkate alınarak il millî eğitim müdürünün teklifine göre valilerce belirlenir.
(7) Kadrolarının bulunduğu eğitim kurumlarında norm kadro fazlası olan öğretmenler, il içerisinde boş norm kadrosu bulunan eğitim kurumlarına yer değiştirme talebinde bulunabilir. Hizmet puanı yetersizliği nedeniyle talepte bulundukları eğitim kurumlarına atanamayanlar ile talepte bulunmayanların atamaları, aynı ilçe grupları içerisinde boş norm kadrosu bulunan eğitim kurumlarına ilgili valilerce resen yapılabilir.
(8) Öğretmenlerin yer değiştirme suretiyle atamaları, mazeret durumları, hizmet bölgeleri, hizmet alanları ve ilçe grupları ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Burada belirtilen rotasyon maddesi ile öğretmenlerin aynı okulda en fazla 12 yıl çalışabilmesini düzenlenmektedir. Yaklaşık on yıl önce de bu mevzu gündeme gelmiş, istemedikleri okullara atanma ihtimalinden dolayı birçok öğretmen başka kuruma tayin olmuş sonra da rotasyon iptal edilmişti. Madem her dönem bu mevzu gündeme getiriliyor ve öğretmenlerimiz tedirgin oluyor. O halde bu madde en makul şekilde düzenlenmeli ve kanunlaştırılmalıdır. Yalnız 12 yıllık sürenin tespitinde halen bir sınıfı okutan sınıf öğretmenlerinin, öğrencilerini mezun etmeleri beklenmelidir. Rotasyon öncelikle aynı eğitim bölgesi veya aynı ilçe içerisinde uygulanmalı, okuluna yakın yerlerden ev alan öğretmenler mağdur edilmemelidir. Aksi durumda 2015 yılında da yazdığımız gibi “küçük bir kavimler göçü” yaşanabilir. Bir kurumda, 12 yılını dolduran tüm öğretmenlere rotasyon uygulanması, o kurumun kurumsal hafızasını sıfırlar, kurum kültürünü bozar. Aynı ilçe içerisinde uygulanacak rotasyonda, rotasyona uğrayacak öğretmen ya da idarecinin yer değiştirebileceği başka kurum bulunmuyorsa 12 yıllık süre ikişer yıl ertelenmelidir. Tüm bu düzenlemeler, 2024-2025 Eğitim-öğretim yılı öncesinde netleştirilmelidir ki öğretmenler ve okullara planlamalarını buna göre yapabilsinler.
Son 10-15 yılda atanan, genç öğretmenlerin sosyal medya öğretmen gruplarında rotasyonu destekler mahiyette paylaşımlar yaptıklarını görmekteyiz. Bu durum da normal karşılanmalıdır. Başlarda okul değiştirmek zor gelse de değişiklik iyidir. 12 yıl az bir zaman değildir. Sonuçta, Şube müdürleri, okul müdürleri, müdür yardımcıları da her 4 dört yılda değerlendirmeye tabi tutulmakta ve birçoğu yer değiştirmekte, 8 yıldan fazla aynı kurumda kalamamaktadırlar. Bu durum iyi bir şeyse öğretmenlere de uygulanmalı, kötü bir şeyse idarecilerden de kaldırılmalıdır.
Öğretmenlik mesleğinde kariyer
MADDE 20- (1) Öğretmenlik mesleği; öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen olmak üzere üç kariyer basamağından oluşur.
Öğretmenlerden; sözleşmeli öğretmenlik dâhil öğretmenlikte en az on yıl hizmeti olan, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayan ve Akademi tarafından uzman öğretmenlik için düzenlenen eğitimi tamamlayanlara uzman öğretmen ünvanı verilir.
Uzman öğretmenlerden; uzman öğretmenlikte en az on yıl hizmeti olan, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayan ve Akademi tarafından başöğretmenlik için düzenlenen eğitimi tamamlayanlara başöğretmen ünvanı verilir.
GEÇİCİ MADDE 3- (1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görevde bulunan öğretmen ve uzman öğretmenler, öğretmenlikte ve/veya uzman öğretmenlikte yirmi yıllık çalışma süresini tamamlamaları ve 20 nci maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen şartlardan uzman öğretmenlikte en az on yıl hizmeti olma şartı hariç diğer şartları sağlamaları kaydıyla başöğretmen ünvanı için başvuruda bulunabilir. Bu madde ile 20 yıllık eğitimcilerin “başöğretmen” ilan edileceğini anlıyoruz ki yerinde bir maddedir.
Es-selam…
Ömer Emir DOĞAN