Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programları Veli Bilgilendirme Kılavuzu

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, bütün ideolojilerin üstünde millî bir şahsiyetin oluşumuna katkı sağlamak ve millî bilince sahip şahsiyetlerden oluşan bir toplum oluşturabilmek adına ahlaklı, erdemli; milleti ve insanlık için iyi, doğru, faydalı ve güzel olanı yapmayı ideal edinmiş; eleştirel düşünebilen, sorgulayan, araştıran, mesuliyet ve ülkü sahibi; yalnızca medeniyete uyum sağlayan değil etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesilleri hedefler.

21. yüzyılın hızla değişen ve gelişen dünyasında, öğrencilerin başarılı olabilmeleri için çeşitli beceriler geliştirmeleri gerekmektedir. Bu beceriler, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki ilerlemeler, uluslararası ekonomideki değişimler ve yaşam biçimlerindeki dönüşümlerle uyum sağlamalarına yardımcı olur. Öğrencilerin günümüz bilgi toplumunda etkin vatandaş olmaları ve ekonomik gelişmelere adapte olabilmeleri için üst düzey düşünme becerileri, sosyal-duygusal öğrenme becerileri, okuryazarlık becerileri ve derse özgü beceriler kazanmaları gerekir.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli öğretim programı, Türkiye’nin eğitim sisteminin sorunlarını merkeze alarak öğrencinin bütütncül gelişimini esas alan milli bir modeldir. Bu model; öğrenci merkezli öğrenme, dijitalleşme, eleştirel düşünme ve yaratıcılığı teşvik eden bir eğitim anlayışını benimser.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde • Her öğrencinin kendini tanıması ve keşfetmesine imkân tanınarak ilgi, ihtiyaç, kabiliyetleri ölçüsünde esnek ve özgür öğrenme ortamlarının yaygınlaştırıldığı hak ve gelişim temelli bir öğrenme süreci inşa edilmiştir.

• Türkçemizin öğretimi ve geliştirilmesi temel politika olmak üzere öğretim programlarında Türkçenin öğretimine, doğru ve etkili kullanımına titizlikle dikkat edilmiştir.

• Bilgi kümeleri ile kavramsal beceriler, sosyal ve duygusal öğrenme becerileri, alan becerileri ve bu becerileri destekleyen eğilimler çerçevesinde beceri temelli bir yaklaşım esas alınmıştır.

• Öğretme-öğrenme yaşantıları; öğrencinin aktif ve çevresiyle etkileşim içinde olduğu, öğrenme sorumluluğunu aldığı öğrenme yaklaşımları etrafında şekillenmiştir.

• Yarıştırıcı ve ayrıştırıcı anlayışlardan uzak, bireysel farklılıkları göz önünde bulunduran farklılaştırılmış öğretim yaklaşımı benimsenmiştir.

• Öğrencilerin çok yönlü gelişimini destekleyen millî ve manevi değerlerimiz istikametinde oluşturulan erdem-değer-eylem modeli, sistem okuryazarlığı ile sosyal ve duygusal öğrenme becerileri programlar arası bileşenler olarak tüm derslerin önemli bir parçasıdır.

• Somut ve gözlemlenebilir öğrenme kanıtlarıyla ölçme ve değerlendirme süreçlerinin daha nesnel ve açık hâle getirilmesi amaçlanmıştır. Sürece dayalı ölçme ve değerlendirme yaklaşımlarına yer verilmiştir.

• Bilim ve teknolojinin üretici ve yöneticisi olan, dijital yetkinliğe ve hayat boyu öğrenme kültürüne sahip insanlar yetiştirmek hedeflenmiştir.

• Öğrencilerin disiplinler üstü ve disiplinler ötesi deneyimler ile ilgi alanlarını keşfetmeleri, yeteneklerini geliştirmeleri, toplum bilincine sahip aktif vatandaşlar olmaları için okul dışı öğrenme deneyimleri sunan program dışı etkinliklere yer verilmiştir.

Günümüz eğitim sistemlerinde öğrencilerin sadece akademik başarılarına odaklanmanın doğru olmadığı, ilgili bütün çevrelerce kabul görmektedir. Eğitim, insanların sadece zihinsel gelişimiyle sınırlı değildir. Öğrencinin bireysel gelişimi ruh ve beden boyutlarını içeren bütünsel bir bakış açısıyla ele alınmalıdır. Beden ve ruh, insanın fiziksel ve zihinsel boyutlarını da ifade eder. Bu kavram, “bedensel-zihinsel bütünlük” olarak da adlandırılabilir. Bu bağlamda Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli öğrenci profili, yetkin ve erdemli insanı hedefleyen on profil özelliğine ayrılmıştır. Bu özellikler yan sayfada verilmiştir.

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin hızla geliştiği, uluslararası ekonomilerin sürekli değiştiği ve bireylerin yaşam, çalışma ve öğrenme biçimlerinin dönüştüğü bir çağda yaşıyoruz. Bu dönüşüm, öğrencilerin başarılı olabilmeleri için yeni becerilere sahip olmalarını gerektirmektedir. Bu beceriler, bütüncül ve erdemli bir insan yetiştirmek için ihtiyaç duydukları becerilerdir.

Eğitimin insanları karşılaştıkları zorluklarla baş edebilecek şekilde yetiştirmesinin yanı sıra geleceğin hayat koşullarına da hazırlaması gerektiği bilinmektedir. Geçmişin “öğrenen insan” modeli bugünün dünyasında “öğrenmeyi öğrenen, sorgulayan, yeni durumlara kolaylıkla uyum sağlayan, sadece zihinsel değil sosyal ve duygusal yönden de gelişen insan” profiline karşılık gelmektedir.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile eylemlerden değerlere, değerlerden erdemli insana, erdemli insandan ise nihai hedef olan ‘‘Yaşanabilir Çevrede, Aile ve Toplum ile Huzurlu İnsan’’a ulaşma amaçlanmaktadır.

Kılavuza https://tymm.meb.gov.tr/upload/kilavuz/veli-kilavuzu.pdf