Uzaktan Eğitim ve Hizmet İçi Eğitim Açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Bakanı Ziya Selçuk, açıklamalarına "Pazartesi sabah saat 9'da okullarımızda İstiklal Marşı okunacak ve ziller çalacak, çocuklarımızın bize evlerinden eşlik etmelerini bekliyoruz." diyerek başladı.

"Uzaktan eğitim nasıl olacak?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "bu sürecin nasıl işleyeceğini kademe kademe belirlemiş durumdayız. Bütün içerikler gün gün bütün okullarımıza ulaştırılmış durumda. Uzaktan eğitim konusunda Mart'tan beri bir deneyim kazandık. Her sabah bir spor olacak, çocuklarımızın o hareketleri yapmalarını çok önemsiyoruz. Her gün canlı ders olacak. Canlı ders dışında da öğretmenlerle öğrenciler arasında iletişim olacak." diyerek yanıt verdi.

"Öğretmenler her gün okula gidecek mi?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "hangi öğretmenlerimizin hangi günler okuldan eğitim yapacaklarını belirledik. Bazı okullarda kronik rahatsızlığı olan veya 65 yaş üstü olan öğretmenlerimiz fazla olabilir, onlara zaten esneklik tanımıştık. Belirli öğretmenlerimiz bazı günler evden bazı günler okuldan eğitim verecekler. Biz öğretmenlerimizin tam gün okulda olmalarını istemiyoruz. Benim bu tüm okul yöneticisi arkadaşlarıma çağrımdır. Sürekli okulda bulunmayı, öğretmenimizi rahatlatmak için istemiyoruz. Bazı çalışmalar evden de yapılabilir. Önemli olan çocuklarımıza ulaşmak, onalrın ihtiyaçlarına gidermek." diyerek yanıt verdi.

"Öğrencilerin hepsi uzaktan eğitime katılabiliyor mu?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "biz televizyondan erişime baktığımızda yüzde 99'a yakın bir etkileşim gördük. Küçük de olsa televizyona erişimde sıkıntı vardı. Bazı öğretmenlerimiz kendi ders ücretlerinden toplayarak televizyon bilgisayar verdi, bu beni çok etkiledi. Cihazı olmayan 1,5 milyon çocuk var. Nereden biliyoruz? EBA'ya kimler giriyor, kimler ne yapıyor. Bunların hepsini belirliyoruz. Cihaz temini anlamında da çalışmalarımız var. EBA destek noktaları kuruyoruz. Belli bölgelerde 8-10 bilgisayarın olduğu, bir okulun içi, bir eğitim merkezi olabilir. Bunun bir kısmı gezici olabilir, araçlar vasıtasıyla. Erişimi olmayan çocukları bu EBA destek noktalarıyla buluşturacağız. Öğrencimiz isterse dersi kendi öğretmeninden dinleyebilir, isterse animasyonlardan izleyebilir, videolardan izleyebilir." diyerek yanıt verdi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze eğitimdeki sınavlarla ilgili "şu anda net değil. Nasıl, ne şekilde yapılacağına ilişkin birkaç alternatifimiz var. Ama şundan emin olabilirler, televizyondaki derslerden de okuldaki derslerden de sorumlular. Bunun ölçme ve değerlendirmesi yapılacak ve notlandırma da bu şekilde hayata geçecek. Bunun ayrıntılarını da önümüzdeki haftadan itibaren netleştiririz.

Öğrenciler televizyondan verilen eğitimden de okulda verilen eğitimden de sorumlu olacak. Bütün kitaplarımız okullara ulaştı. İstisnai olarak bazı okullarda sorun çıkmışsa onlar bu hafta halledilir. Eğitim başladığı günden itibaren velilerimiz okullardan alabilir. Ayrıca destek kitapları da vereceğiz. Öğretmenlerimizin Mart ayından itibaren tarihe geçecek gayretlerinin bire bir hikayelerini biliyorum Öğretmenlerimize teşekkür borçluyuz. Öğretmenlerimizin çalışma koşullarıyla ilgili karar verirken yetkililere danışıyoruz, istatistiklere bakıyoruz. Virüs tespit edildğinde yapılacakların hepsi belirlendi." dedi.

"Okullar 21 Eylül'de açılacak mı?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Risk varsa kesinlikle açmayız, Bilim Kurulu'nu izliyoruz. Birçok faktör değerlendirilecek ve tavsiye edilecek. Onlarca parametrenin tekrar tekrar bakılarak değerlendirerek bir karar süreci oluşturuluyor. Vaka sayısı tek başına yeterli değil birçok faktör var. Karar şu anda belli değil, hangi sınıfların yüz yüze eğitim yapacağı belirlenmedi. Bizim okullarımızda bazı eksiklikler söz konusu. Her okulumuzda standartlara uygun şartlar yerine getirilmiş değildi. Bu bizim için fırsat oldu, bu eksiklikler belirlendi. Dezenfektan temini, maske temini gibi malzemeleri biz üretmeye başladık. Daha önceden bunları satın aldığımız malzemelerdi. Maske eksiği olan okulumuza yarım saat içinde gönderiyoruz. Bütün senaryolar fizik olarak çalışıldı. 25 kişilik sınıflarda 10-15 kişi olabilir. Biz kronik hastalığı olan ailelerde olan çocukalr olabilir, kronik hastalığı olan çocuklar olabilir. Biz öğrencilerimizi zorlamanın çok doğru olmadığını düşünüyoruz. Devamsızlık konusunda esneklik için çalışıyoruz. Kitap almak için öğrenciler okula gidecekler. Birkaç çocuk öğretmeniyle kitap almak için rehberlik çalışmak için gidebilir. Bizim şu anda başlamasın dediğimiz şey ne? öğrencilerin tamamının bütün sınıfların okula devamının olmaması. Problemleri için tabi ki okula gidecek." dedi.

"Yüz yüze eğitim nasıl olacak?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "öğrencilerimiz okula geldiklerinde öğretmenleri tarafından rehber öğretmenler tarafından karşılanacak. 1 hafta boyunca ders olmayacak, uyuma ayrılacak. Öğrencilere maske dağıtalacak, buna hazırlanıyoruz. Bunları danışıyoruz. Vaka olursa tüm protokoller hazır. Okula girişte ateş ölçmeyeceğiz, yığılma olmasını diye. Okula gönderilmeyen öğrenciler için uzaktan eğitimimiz olacak." diyerek yanıt verdi.

"Özel okullar ücret iade edecek mi?" sorusuna Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "özel okulların yöneticileriyle toplantılar yaptık. Öğretmen uzaktan eğitim yaparken görevinin başında. Okulda servise biniyor mu binmiyor, yemek yiyor mu yemiyor, okulda öğrenci olmadığı için bazı masraflar yapılmıyor. Servis ve yemek ücretleri iade edilmesi için kanaat koyduk. İndirim bekleyen bir velinin hakkını gözetmek tabi ki bizim de işimiz. Vergi kolaylıklarıyla ilgili de kısa süre içinde bazı belirlemeler oluşacak. Özel okulların gereğini yapacağına inanıyorum. Gereğini yapılması konusunda konunun takipçiyiz. Öğrencilerin yarısı gelecekse servislerde kapasitenin yarısı kullanılacak. Servislerin de kendi içerisinde getirdikleri standartlar var. Bizim de istediğimiz standartlar var." dedi.

Üniversite sınav konularına ilişkin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "üniversite sınavında hangi konular olduğunu Eylül ayında duyuracağız." dedi.

2019 KPSS'ye ilişkin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "sınavı yapan kurum tarafından 2019 KPSS kılavuzlarında sınavın uygulanması ve değerlendirmesiyle ilgili tüm koşullar önceden tebliğ edildi. Biline bir durumdu. Konu bizim açımızdan çok açık ve net." dedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Türkiye artık uluslararası sınavlarda farklı noktalara geliyor, daha yukarılara çıkacağız. Öğretmenlerimize daha fazla yatırım yaparak, eğitim sistemimizi daha geliştirmekle ilgili planlarımız var.

Hangi branştaki öğretmenlerimizin hangi gün ne şekilde okulda olacağını, hangi derslerin okuldan yapılabileceğini, zaruri hallerde evlerden nasıl yapılabileceğini, bunlarla ilgili genelgemizi de gönderdik. Bunu okul yöneticilerinin inisiyatifine de bırakıyoruz ki, bazı mahalli ihtiyaçlar değişebilir. Bölgesel bazı tasarruflar söz konusu olabilir. Her okulu aynıymış gibi düşünmek mümkün değil.

Hiç ulaşılamayan yerlere içinde bilgisayar olan araçlar vasıtasıyla da gidilebilir. Taşımalı eğitim altyapımız var. Bu çocuklarımızın belli gün ve saatlerde o merkezlerde bazı çalışmalarda bulunması için ortamımız hazır." dedi.

Uzaktan eğitim müfredatını kısmen seyrelttiklerini belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Yüz yüze eğitimin başlayacağı 21 Eylül'de haftanın 5 günü tüm öğrencileri alamayacağımız için müfredatın yetişmesiyle ilgili bazı sıkıntılar olabilir. Ancak müfredattan da çocuklarımızın sorumlu olmasını bekliyoruz ki bu dönem öyle olacak. Bundan dolayı da yetişmesi muhtemel olan temel kavramları dikkate alarak bir çalışma yaptık. Bu çalışmanın televizyonda da eklemlenerek desteklenmesini sağladık. Bu çalışmanın canlı dersle bağlantısını sağladık. Bu çalışmanın EBA internetle bağlantısını sağladık. Yani bir çocuk aynı konuyu birkaç yerden alabilir." dedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Okulların ihtiyaçları için 2 bin denetmen okulları ziyaret ediyor, bu sayıyı 5 bin, sonra 10 bine çıkaracağız, maske eksiği olan okula yarım saatte maske ulaştırabiliyoruz.

Prensip olarak her öğrenciyi zorunlu olarak yüz yüze eğitime davet etmek konusuna çok da sıcak bakmıyoruz. Kendisinde veya ailesinde bir takım sağlık sorunları veya kronik hastalığı olan öğrencileri zorlamayı doğru bulmuyoruz. Hukuksal olarak bu tür bir devamsızlık olduğunda bunun bir müeyyideye karşılık gelmemesi için de gereken çalışamaları sürdürüyoruz. Ailede virüs varsa çocuğun okulunun müdürüne bildirilecek. Virüs tespit edildiğinde yapılacakların hepsi belirlendi. Çok sayıda okulumuzda yüz yüze eğitim başladığında yapılacakların denemesini yaptık. Öğrenciler okula geldiklerinde rehber öğretmen tarafından karşılanacak. Bir hafta ders olmayacak uyuma ayrılacak. Pandemi nedir, bu süreçte nasıl davranılması gerektiği anlatılacak. Okullarda bir vaka olduğunda nasıl bir protokolün işleyeceği tek tek belirlendi, tüm protokoller hazırlandı. Çocuklara maske dağıtılacak, dağıtım için hazırlanıyoruz. Yığılma olmasın diye okula girişte ateş ölçülmeyecek. Devamsızlık sorununu aşmak için çalışma yapıyoruz. Gönderilemeyen öğrenciler için uzaktan eğitimimiz olacak.

Öğretmenin gülmesi benim için çok önemli, öğretmenin itibarı benim itibarımdır. Öğretmenin değerine paha biçilmez. O yüzden geldiğim günden bu yana 'öğretmen öğreten' diyorum. Kronik hastalığı olan öğretmenlerin okula gitmesini istemeyiz. Bizim amacımız öğretmenin mutluluğu." dedi.

Özel eğitim alan öğrencilere çok hassasiyetle yaklaştıklarını belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Bu evlatlarımızın kullandığı bazı araç gereçler evde yok. Dolayısıyla velimiz bu çocuğa evde yardımcı olamıyor. Bu nedenle özel eğitim alan öğrencilerimizin bir an evvel yüz yüze eğitime başlaması konusunda ilkesel olarak bir bakışımız var. Bunun altyapısını hekimlerimizle beraber değerlendiriyoruz." dedi.

Üniversite sınavına girecek öğrencilerin sorumlu olduğu konuların eğitim öğretim yılı başında açıklanacağını belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Aslında bununun iletimi yıl sonuna doğru yapılıyor ama biz bunu yılbaşında yapacağız. Yani biz diyelim ki üniversiteye giriş sınavıyla ilgili hangi konuların söz konusu olduğunu yıl sonunda ÖSYM'ye bildiririz ama bu özel bir durum ve bunu öğretim yılı başında hem kamuoyuyla paylaşacağız hem de ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşacağız. Büyük ihtimalle eylül içinde olur." dedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Öğretmeni destekleyelim, öğretmene katkı sağlayalım dememin temel sebebi şu; öğretmene ne yapsak azdır, ne versek azdır. Çünkü ona verdiğimiz her şey öğrencide yansımasını bulacak." dedi.

Hizmet içi eğitim içeriğinin tümüyle değiştiğini ifade eden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Biz artık önümüzdeki süreçte tüm öğretmenlerimizin kişisel olarak 'ben şu eğitimi istiyorum' dediği eğitimi vermek üzere bir yola girdik. Yani öyle 1 milyon öğretmenin sadece 20-30 bininin bir yıl içinde eğitim alabildiği konvansiyonel bir yapı yok artık. Her zaman sürdürülebilir, sürekli bir eğitimden bahsediyoruz. Öğretmenlerimize ücretsiz olarak Türkiye'de inanılmaz bir destek var. Ulusal, uluslararası kuruluşlar 'öğretmen eğitimi' deyince gönüllü olarak hiçbir bütçe istemeden yüz binlerce öğretmenimizin eğitimine katkı sağlıyor." dedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Öğretmen eğitimi açısından bazı beklentilerimiz var, değişmesi gerekiyor. Onun için öğretmen eğitimine çok önem veriyoruz. Onun için öğretmene her zaman çok değer veriyoruz. Bir ülkenin eğitim sisteminin niteliği ile öğretmenin niteliği çok ilişkili. O yüzden de öğretmenimize daha çok yatırım yapıp, öğretmenimizin imkanlarını daha geliştirip eğitim sisteminin niteliğini arttırma yolunda bir çabamız var. Önümüzdeki süreçte '21. yüzyıl becerileri' diye ifade edilen becerilerin bizim sistemimiz içerisinde daha genişletilerek, sosyal-duygusal becerilerileri de içerecek şekilde, yetenek takibini içerecek şekilde çok daha ileriye gittiğini göreceğiz. Tamam şu anda imkansızlıklar var, salgın var, birtakım sıkıntılarımız var. Bütün dünyanın var, sadece bizim yok. Ama bu imkansızlıklar içerisinde de birçok şey yapabiliriz ve yapmaya da devam edeceğiz. Bu sınavlarda Türkiye'nin ilerlediğini göreceksiniz." dedi.