Öne Çıkanlar Mahmut Özer BİM Milli Eğitim Bakanlığı yüz yüze eğitim Mesleki Eğitim Merkezi Tarım Alanı Çerçeve Öğretim Programı

Yeni Atama Şu An Gerekmiyor

Azerbaycan-Ermenistan cephe hattına ilişkin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Bütün duygumuz, düşüncemiz ve ruhumuz orada. Azerbaycanlı Türklerinin haklı davası bizim de haklı davamızdır. Desteklerimiz bütün yurt sathında ve bütün vatandaşlarımızla alakalı olarak güçlü bir şekilde devam ediyor. Anbean izliyoruz ne olup bittiğini. Bu işgalci gidişatın bir an önce sonlandırılması ve haklı davanın gereğinin yerine getirilmesi için de temennilerimiz elbette çok güçlü bir şekilde sürüyor." dedi.

Yüz yüze eğitim sürecinde Avrupa'da okulları açılmayan ülke olmadığını söyleyen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle ara verilen yüz yüze eğitimin 12 Ekim 2020 tarihinde başlanacağını hatırlattı.

Küresel düzeyde bir problemle karşı karşıya olunduğunu belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Her bir bireyin hayatında belirli değişiklikler oluyor. Bu çok zor bir süreç. Kolay değil yaşanması. Bu anlamda elbette herkesin bir söyleyeceği var. Herkes kendi fikrini söylüyor vatandaş olarak, dünyada yaşayan bir birey olarak... Ancak bu mesele çok temelde tıbbi ve pedagojik olarak ciddi bir bilimsel çerçeve gerektiriyor. Bu mesele 'Sana göre, bana göre' meselesi değil. Kanıta ve veriye dayalı olarak gidişat nedir, dünyada neler oluyor? Geçtiğimiz pazar günü Türkiye'nin yurt dışındaki eğitim müşavirleriyle 2 saatlik bir toplantımız oldu. O toplantıda tekrar tekrar 'hangi ülke neler yapıyor?' diye baktık. Kıta Avrupası açısından bakıldığında tümünün açtığını ve hatta 10-12 yaş altında maske olmadığını, tam zamanlı açtıklarını haftada 5 gün, bütün kademelerde, kimisinde sadece öğretmenlerde maske olduğunu kiminde lise düzeyinde maskenin gerekli olduğunu görüyoruz. Bütün bunlar bize şunu gösteriyor. Aslında her ülkenin kendi özel durumu vardır. Hepimizi küresel gidişatla ülkemizdeki gidişatı iki eksen gibi düşünüp bu iki eksenin bize göre nasıl olması gerektiği konusunda bilimsel kararlar vermek zorundayız." açıklamasında bulundu.

Uzaktan eğitimin kendi özel tercihleri olmadığının altını çizen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Bu bir mecburiyet. Dünyada koşullar ne olursa olsun, bizim ödevimiz bunun tedbirini almak. Bizim ödevimiz bu. Bunun tedbirini almak üzerinden baktığımızda da Türkiye'nin neler yaptığını konuşacağız. Bu bir mecburiyet şu anda bunu yapmak durumundayız. Sadece okullarla ilgili değil, sokakta birçok paydaşla ilgili de problemler yaşıyoruz." dedi.

Okullarda yeni eğitim sürecinde istemeyen velinin çocuğunu okula göndermeyeceğini ifade eden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Biz haftada 2 gün açtığımız için, ilk 2 gün sınıfın yarısı geliyor, daha sonraki 2 gün sınıfın diğer yarısı geliyor. Aylar önce senaryolarımız olduğunu söylemiştim. Bugün senaryolar gerçek oldu ve uyguluyoruz. Planlardan bir tanesini bu 2-2 gün meselesinde uyguluyoruz. Çocuklarımızın bu suretle daha kontrollü bir şekilde okula gidiş gelişlerini, okul yöneticileri, öğretmenler, velilerimiz açısından daha anlaşılabilir ve denetlenebilir bir süreç olarak yapılandırmaya çalışıyoruz. Burada bazı alışkanlıklar da ediniliyor. Çocuklar ortama alışıyor, neyi, nasıl yapmaları gerektiği konusunda daha bilinçli ve duyarlı oluyor. Öğretmenlerimiz bazı şeyleri öğreniyor. Dolayısıyla bu sürecin kontrollü olmasının başka bir amacı var. Yoksa biz de İtalya, İspanya, İngiltere, Fransa ve Almanya gibi 'hepsini açtık' derdik ama Türkiye'nin koşulları biraz daha farklı. Onun için koşullara göre bunu yapıyoruz." dedi.

Okullarda teneffüsün nasıl olacağına dair bilgi veren Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 2019-2020 eğitim öğretim döneminde ilkokul 1. sınıf öğrencilerinin şimdiki durumuna ilişkin soruya "Aslında martın başında, 13'ünde çocuklar okumayla ilgili temel aşamaları bitirmiş oluyor. Hatta nisanda okuma bayramı olabilir. Buradaki problem akademik olmaktan ziyade o iletişim ve duygu bağının kesilmiş olması. Bütün ülkenin ve ailelerin birden bir tedirginlik içine girmiş olması, asıl problem bu. Yoksa çocuklar için yaz okulu yaptık, bu 2'ler için. 'Okuma yazma konusunda eğlenceli oyunlar, kuklalar, animasyonlar, videolar.' var dedik. Çocuğun öğrendiğini tekrar etmesi için oyun tabanlı bir yaklaşımla oradaki eksiğini giderdik.

12 Ekim itibarıyla yüz yüze eğitime başlayacak öğrencilerimiz için yüz yüze ve uzaktan eğitimin birlikte yürütüleceği bir planlama yaptık. Yüz yüze eğitime başlayacak öğrencilerimiz haftanın iki günü okulda olacaklar. Yüz yüze eğitimdeki ilk aşamada süreci planladığımız şekilde yönettiğimiz, iyi sonuçlar aldığımız için ikinci aşamaya geçmeye hazırız. Çocuklardan bir kısmı teneffüse çıkmak istemiyor. Bir kısmı çıkıyor." dedi.

Öğretmen, öğrenci ve şoförde vaka olduğunda ne yapıldığını açıklayan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "2 haftadır bize gelen vaka yok. Okulda bulaş daha az. Eğer sınıfta ikinci vaka varsa uzaktan eğitime geçiliyor. Temaslı ya da pozitif bir vaka söz konusu ise okul müdürünün telefonuna mesaj geliyor. Evde ya da hastanede tedavisine geçiliyor. Diyelim ki, bütün okulun karantinaya alınması gerekiyor, alırız. Önemli olan sağlık. Bu sağlık koşulları dikkate alınarak da bizim eğitimi sürdürmemiz. Çocukların yarısı okula geldiği için servislerin de yarısı dolu. Bu yüzden risk orada da yarıya iniyor. Bu bir ön koşul. Her bir çocuğun nerede nasıl servise bindiği, hepsi bizde kayıtlı. Okul servisleri dezenfekte edilmediğinde ciddi riskler taşıyan bir ortam. Bunun da ne kadar aralıkla nasıl yapılacağının bir standardı var. Bu konuyla ilgili bir el kitabı var. Bu el kitabında hangi gün, nasıl, ne kadar süreyle, yapıldıktan sonra havalandırma için ne kadar süre geçmesi gerekiyor? Çünkü dezenfektanın kullanılması halinde hemen oraya öğrencilerin ya da öğretmenlerin binmesi doğru değil." dedi.

Her şeyin kontrol edildiği bir aplikasyon geliştirdiklerini belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, sınav sisteminin değişip değişmeyeceği konusunda "müfredatın tümünden sorumlu olacaklar" dedi ve "sınavlar yüz yüze olacak. Sınavlar yüz yüze olacağı için EBA TV'deki derslerin izlenmesi bir zaruret. Onu izlemezse sınavların içeriği oradan sorulacağı için öğrenci açısında problem olabilir. Niye yüz yüze yapıyoruz? Çünkü eğer sınav yapmazsak, yüz yüze yapmazsak ya da sınav şeklimizi dönüştürürsek ölçme değerlendirme açısından uzun vadeli en 4-5 seneyi kapsayan bir problem çıkıyor. Problem şu, öğrencilerin öğrenme kayıpları arttıkça bir sonraki yılın öğrenme içeriklerini almayla ilgili zemin basamak basamak ortadan kalkıyor. O yüzden de bu öğrenme kayıplarını aza indirmemiz lazım." dedi.

Destekleme Yetiştirme Kurslarında 1 milyon 68 bin öğrencinin olduğu bilgisini paylaşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "eksikleri varsa tamamlayalım diye bu kursları yapıyoruz. Öğrencilerimiz hafta sonları 8-10 kişilik küçük sınıflarda öğretmenlerimizin sayesinde sorma, soru çözme, konu anlatımı gibi her türlü eksiğini gideriyor. Bunu şimdi artırarak devam ettireceğiz." dedi.

EBA'nın neden çöktüğünü açıklayan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "4-5 saat bir duraklama oldu. Saldırı olduğunu düşünerek girişi engellendi. 2 yurt dışı ülkesinden siber saldırı vardı. Bu engellenmek için duraklatıldı. En kötümser durumda bile bir fırsat olabileceğine dair bir anlayışımız var. Meseleye 'Kriz var, mahvolduk.' diye bakmam. 'Bunu nasıl fırsata dönüştürürüz?' diye bakarım. Tamamen olumsuz diye bakmak problem çözme yaklaşımıma aykırı. O mesele çok ilginçtir. İlgili operatör bu kadar çok öğrencinin EBA'ya aniden girmesini bir siber saldırı var zannederek bir tedbir almışlar. Ayrıca, yurt dışından iki ayrı yerden de siber saldırı var. 4-5 saat yavaşlama oldu. Çocuklar normalde 2 saniyenin altında girerler EBA'ya ama o gün 30 saniyeye kadar çıktı bu giriş meselesi. Yine girdiler ama çok uzadı girişler." dedi 

1,5 milyon çocukta bilgisayar olmadığını belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "5-6 tane kriterlerimiz var ve il müdürlüklerine verip buna göre dağıtım yapılacağını bildiriyoruz.1,5 milyon çocukta tablet yok. Bunun üzerine birçok kurumda eksiklerimizi destekleyeceker." dedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, tablet bilgisayarların öğrencilere öncelik sırasına göre dağıtılacağını, kardeş sayısına, devlet yardımı alma durumu gibi kriterlere bakılacağını ve buna göre bir planlama yapılacağını ifade etti.

1,5 milyon öğrencinin evinde bilgisayar olmadığını ya da kardeş sayısı fazla olduğundan bilgisayarın hepsine yetmediğini aktaran Selçuk, "Bunu nereden biliyoruz? Hangi çocuk EBA'ya girmiş, kaç saniye kalmış, hangi derslere bakmış, bunları hepsini takip ediyoruz. Hiç erişemediğimiz kaç çocuk olduğunu biliyoruz. Bu yüzden de EBA Destek Merkezlerine gidip orada çalışabilir. Bunun sayısını da 20 bine çekerek her çocuğumuzun erişimi konusunda sıkıntı olmamasını temin ediyoruz." şeklinde konuştu.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, mezra ve köylerdeki çocuklara ulaşabilmek için de yaklaşık 240 mobil EBA aracının olduğunu kaydetti.

Açığı sözleşmeli öğretmenlerle kapattıklarını dile getiren Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "kronik rahatsızlığı olan ve 60 yaş üstü öğretmenler (62 bin öğretmen) biz gelmeyin dedik. Bu kadar öğretmenin açığını şimdilik sözleşmeli öğretmenlerle kapatıyoruz. Yeni atama şuan gerekmiyor." dedi.

Meslek liselerin ekonomiye katkısından bahseden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "benim meslek liselerine şahsi bir ilgim var. Üretim yapmakta sıkıntıları vardı. 2018-2019'da üretimde bir artış oldu ve giderek yükselecek. Atölye dersleri meslek liselerine başladı. Tokat ve Konya'da çok önemli tarım liseleri açıyoruz." dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.