Teklif ile, İstanbul Finans Merkezi (İFM)'nin uluslararası finans ve sermaye piyasalarına entegrasyonunun sağlanması; İFM'nin yönetilmesine ve işletilmesine ilişkin hükümlerin düzenlenmesi; menkul kıymetler, türev araçlar, ödeme sistemleri, elektronik para ve benzeri faaliyet, hizmet ve işlemlerin İFM'de finansal faaliyet olarak gerçekleştirilebilmesi; İFM'nin tüm altyapı ve üstyapısının işletilmesine yönelik iş ve işlemlerin, 20 yıl süre ile Türkiye Varlık Fonu tarafından bu amaçla kurulan anonim şirket tarafından yürütülmesi; İFM'de yer alacak katılımcıların faaliyetlerine ilişkin mevzuatın gerektirdiği izin, ruhsat ve benzeri işlemlerinin tek bir bürodan takip edilmesi; finansal hizmet ihracatının tanımının yapılıp kapsamının belirlenmesi; finansal hizmet ihracatı kapsamında elde edilen kazançların %75'inin kurumlar vergisi matrahının tespitinde kurum kazancından indirilmesi, bu faaliyetler için harç ve damga vergisi kolaylıklarının getirilmesi; İFM'de faaliyette bulunan katılımcıların 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine bağlı olmaksızın defter ve belgeleri yabancı para birimiyle tutabilmelerine imkân sağlanması; nitelikli uluslararası insan gücüne erişim imkânlarının artırılması; İFM'de bulunan taşınmazlar hakkında 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununda kat malikleri kurulu ve benzeri kurullara verilen yetkilerin, 20 yıl süre ile yönetici şirket tarafından kullanılması; Kanun'un uygulanmasına ilişkin usul ve esasların Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmesi; İFM'de gerçekleştirilen finansal hizmet ihracatı niteliğindeki faaliyetlerden 2022 ila 2031 yılları arasında elde edilen kazançlarına, kurumlar vergisi indirim oranının %100 olarak uygulanması; kuruluş ve izinlere dair istenen harçlar için 5 yıl süre ile muafiyet getirilmesi; İFM'de yer alan bazı taşınmazların yönetici şirket adına tescil edilmesi ve bu tescil işlemlerine yönelik birtakım muafiyet ve istisnalar tanınması amaçlanmaktadır.
Günümüz ekonomik ekosistemi içerisinde uluslararası finans merkezleri, sürdürülebilir ekonomik büyüme ve finansal piyasaların gelişimi amacıyla yatırımcılara ve kurumlara tasarruflarını yönetme ve finansmana erişim imkanını verimli bir şekilde sağlayan hizmet altyapılarıdır. Küresel ölçekteki finans merkezleri; fiziki ve teknolojik altyapı ve üstyapı gibi teknik imkanların yanı sıra güncel ihtiyaçlara cevap veren mevzuat, rekabetçi vergi oranları, yetişmiş insan kaynaği gibi iş yapma kolaylığı sağlayan unsurlar ile kuluçka merkezi, laboratuvar, akademi gibi girişim ve araştırma bileşenlerini de sunmaktadır. Bu ögeler ile birlikte çeşitli finansal ürünleri, araçları, yapıları, kurumları ve kuruluşları bir araya getiren uluslararası finans merkezleri, bir ekosistem oluşturarak piyasa paydaşlarının tümüne hizmet vermeyi amaçlamaktadır.
Uluslararası finans merkezleri kurulma yöntemleri ve idari yapılanmalarına göre farklılık göstermekte ve buna bağlı olarak ayrı şekillerde tanımlanabilmektedir. Uluslararası Para Fonu (IMF) finans merkezlerini; uluslararası, bölgesel ve dış (offshore) olmak üzere üç gruba ayırmaktadır. Genel kabul görmüş Küresel Finans Merkezleri Endeksi; uzmanlık, bağlantı ve çeşitlilik seviyelerine göre finans merkezlerini yerel, küresel ve uluslararası olmak üzere üç gruba ayırmaktadır. Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018) İhtisas Komisyonu Raporlarında ise finans merkezleri yerleşik küresel finans merkezleri ve kentsel bölgesel finans merkezleri olarak iki grup şeklinde tanımlanmıştır. Bu tarz ayrımların yanı sıra belirli alanda tanımlı ve geniş alanda tanımlı şeklinde gruplama da yapılmaktadır. Küresel Finans Merkezleri Endeksi, ayrıca bu merkezlerin; iş ortamı, beşeri sermaye, altyapı, finans sektörünün gelişmişliği ve itibar olmak üzere beş ana konuda rekabetçi olması gerektiğini değerlendirmektedir. Bu beş unsurda yakalanan gelişim aynı zamanda finans merkezlerinin içinde yer aldığı ekonomilere uzun dönemli ve sürdürülebilir bir büyüme imkanı sağlamaktadır.