Emeklilere Kira Yardımı Kanun Teklifi

Teklif ile malullük, yaşlılık veya emekli aylığı bağlananlar ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca sigortalı sayılanlardan, aynı hane içinde yaşayanlardan eş ve çocuk dâhil üzerlerinde kayıtlı gayrimenkulü olmayanlara, aylık net asgari ücretin dörtte biri kadar kira yardımı yapılması öngörülmektedir.

Söz konusu kanun teklifinin Genel Gerekçesinde ''sosyal devlet, devletin vatandaşlarının toplumsal ve ekonomik varlıklarını iyileştirmek için vatandaşlarına olanaklar sunmaktadır. Sosyal devlette; vatandaşların fırsat eşitliği, gelir dağılımı ve asgari yaşam şartlarını sağlayarak sorumluluk üstlenmesi sosyal devletin önceliğidir.

2008 yılının Ekim ayı başından önce göreve başlayan kamu görevlileri ile bunların dul ve yetimleri hakkında 5510 Sayılı Kanunun geçici 4'üncü maddesi hükümleri uyarınca mülga hükümleri de dahil olmak üzere 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanmaya devam edilmektedir. Gerek 2008 öncesi ve gerek sonrasında göreve başlayan bütün çalışmalarımızın emeklilik dönemleri geldiğinde sosyal yardımlardan arındırılmış tek bir maaşla geçim mücadelesi vermek zorunda kalmaktadırlar.

Hayatın en güzel dönemlerini, devlet ve millet hizmetinde geçirmiş, her türlü olumsuz koşullara rağmen, yılmadan ve yorulmadan devletine milletine hizmet etmiş emeklilerimiz, enflasyonun artması ile maaşları erimekte ve neredeyse açlık sınırları seviyesinde yaşamak zorunda kalmaktadırlar.

Emeklilerimiz, emeklilik hayatının ne kadar süreceği belli olmayan belirsiz bir dönem içinde yaşamaktadır. Dolayısıyla belirsizliklerle dolu bu emeklilik dönemlerini en rahat şekilde sağlık, huzur ve geçim kaygısı olmaksızın yaşamalarını sağlamak sosyal devlet ilkesinin en önemli gereğidir.

Mayıs 2020 itibariyle açlık sınırı en büyük işçi sendikası tarafından 2918 TL olarak açıklanmıştır. Ülkemizde en düşük emekli maaşının 1500 TL olması da emeklilerimizin yaşadığı durumu açıkça gözler önüne sermektedir. Yine memur sendikalarının açıkladığı rakamlar da aşağı yukarı yaklaşık aynı seviyelerdedir. Bu rakamlara göre emeklilerin yaşamak zorunda bırakıldığı hayat, açlık sınırının da altındadır.

Bugün itibariyle emekli vatandaşlarımızın maaşları, gündelik hayatlarındaki zorunlu harcamaları dahi karşılamaktan uzaktır. Yıllarını çalışarak geçiren ve emekli olduktan sonra ikinci bir işte çalışmayan emekli vatandaşlarımız gelir ve gider adaletsizliği içinde perişan ve muhtaç durumdadır.

Özellikle çalışma süresi boyunca türlü sebeplerle ev sahibi olamayan emekli vatandaşlarımıza sosyal devlet ilkesi gereğince el uzatılmalıdır. Ülkemizi ve milletimizi tehdit eden COVID-19 salgınıyla birlikte mevcut giderleri daha da artış göstermiştir. Bu hususta devletin emekliler için ekonomik anlamda politikalar üretmesi gerekmektedir. Emeklilik döneminde emekli vatandaşlarımızın sağlık, yeterli beslenme, sağlıklı gıdaya erişimi, refahlarının artırılması ve kaliteli bir yaşam sürmeleri oluşan ya da oluşabilecek hastalıklarının önlenmesi için ekonomik anlamda politikalar geliştirilmesi son derece önemlidir.

Ülkemizin emekli vatandaşları, alınlarının teri ve bileklerinin gücü ile yıllarca verdikleri hayat mücadelesi ile çoktan sosyal devlet ilkesi gereği her türlü destek ve yardımı hak etmektedirler. Bu kanunla birlikte, emekli vatandaşlarımıza geçmişteki hizmetlerinden dolayı bir nebze de olsa nefes almalarının sağlanması amaçlanmaktadır. Kaldı ki ülkemizdeki sığınmacı konumda olanlara sunulan çeşitli maddi olanaklar, özen ve ihtimamlarında sağlandığını görmekteyiz. Kendi emeklilerimiz de aynı özen ve ihtimamı fazlası ile hak etmişlerdir.'' denilmiştir.