Hakkımızdan Mahrum Bırakıldık

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, "Ne garip ki, rantçılara, faizcilere kaynak var; üretene, çalışana, yıllarca emek verip emekliliği hak edene kaynak yok! Emeklilikte yaşa takılıp mağdur olan kardeşlerim, sorun varsa çözüm de var! Ekonomide Gelecek Modeliyle sorununuzu biz çözeceğiz. Ne garip ki, rantçılara, faizcilere kaynak var; üretene, çalışana, yıllarca emek verip emekliliği hak edene kaynak yok! Emeklilikte yaşa takılıp mağdur olan kardeşlerim, sorun varsa çözüm de var! Ekonomide Gelecek Modeliyle sorununuzu biz çözeceğiz." dedi.

Antalya EYT Derneği Başkanı Yeşim Koçay, “Emeklilikte Yaşa Takılanlar olarak 4447 sayılı yasanın hukuksuz bir şekilde aleyhte geçmişe şamil edilerek uygulanması sonucunda, anayasal hakkımız olan emeklilik haklarımızdan mahrum bırakıldık. 2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı yasayla; Aylık Bağlanma Oranlarında (ABO) eşitlik ilkesine aykırı olarak, adaletsizce yapılan değişiklikler sonucu; 28-30 yıllık çalışma hayatımız sonrası bağlanacak emekli maaşlarımız asgari ücretin de altında bağlanarak, bizleri açlığa sefalete itmektedir. 

Bugün emekli büyüklerimizin geçim sıkıntısı ile ikinci bir iş arayışı içerisinde olduklarının örneklerini biliyoruz, yaşıyoruz, görüyoruz. Meslek Liselerinde staj eğitimi ile başlayan çalışma hayatımız Staj günlerimizin başlangıç sayılmaması yaşadığımız haksızlıklara ilave bir mağduriyet yaratmaktadır. Hayat boyu zor şartlar altında yıllarca çalışan işçilerin hem alın terinin karşılığı olan hem de bir yerde iş güvencesi olarak elinde tuttuğu “Kıdem Tazminatı” hakkımızın da elimizden alacak taslak yasaların var oluşu ayrıca huzursuzluk yaratmaktadır.

Her yeni gelen yasa, açıklanan her yeni ekonomik paket, işçi ve emekçilerin sahip olduğu haklardan mahrum kalmasına yol açan uygulamalar getirmektedir. Emeklilikte Yaşa Takılanların haklarının iade edilmesi. Aylık bağlanma oranlarındaki adaletsizliğin giderilmesi. Stajla başlayan çalışma hayatımızın sigorta başlangıcı sayılması. Kıdem tazminatlarımız gelecek güvencemizdir. Tüm emekçilerin haklarının iade edilmesi, maruz bırakıldığımız hukuksuzluklara son verilmesi, mağduriyetlerimizin giderilmesini talep ediyoruz. İnsani şartlarda hayatlarımızı idame edebileceğimiz ve çift dikiş atmak zorunda kalmayacağımız emekli maaşlarının bağlanmasını talep ediyoruz. Yasanın talep ettiği sigortalılık süresi ve çalışma günlerini kat ve kat dolduran Emeklilikte Yaşa Takılanlar olarak; bir an önce emeklilik haklarımızı alarak, çalışma hayatlarından çekilmeyi ve yerlerimizi işsiz genç nesillere bırakmayı istiyoruz." dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, “Nisan-kasım arası dönemde 2 milyondan fazla çalışan ücretsiz izne çıkarıldı. Ücretsiz izinde olan çalışanların emeklilik primleri ödenmezken, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, ‘prim yatırılmayan dönemler için borçlanma ve benzeri imkanlara önümüzdeki dönemde bakacağız’ diyerek geçiştiriyor.

Yıllarca çalışıp emek verdikten sonra sağlıklı, huzurlu ve rahat bir emeklilik geçirmek zaten mümkün değildi. Şimdi ise hayal etmek bile güçleşiyor. Milyonlarca EYT’li mağdur yetmezmiş gibi şimdi de milyonlarca EPT’li (Emeklilikte Prime Takılan) mağdur yaratılıyor.

Ücretsiz izne çıkarılan tüm çalışanların ödenmeyen primleri acilen İşsizlik Sigortası Fonundan ödeyin. Sigorta primleri yatmadığı için kıdem ve emeklilik hakkı zora giren çalışanlara en kötü ihtimal sadece işçi hissesi oranında isteğe bağlı prim ödeme hakkı tanıyın. Anayasa’nın sosyal devlet ilkesi ile bağdaşmayan bu adaletsizliğe derhal son verin.

Ücretsiz izin uygulamasının yarattığı mağduriyetlere son verilmediği takdirde milyonlarca yurttaş EYT meselesinde olduğu gibi büyük bir sosyal ve ekonomik sorunla karşı karşıya kalacaktır.

Ücretsiz izin sürelerinin kıdem tazminatına eklenmesi ve yıllık ücretli izne hak kazanılması için gereken sürenin hesabında çalışılmış süre olarak kabul edilmesine ilişkin olarak İş Kanunu’nda gerekli düzenlemeler acilen yapılmalıdır” dedi.

EYT Marmara Federasyonu Başkanı Gönül Boran Özüpak, "21 yıldır Süren mağduriyet, 12 yıldır verilen bir mücadele ve 18 yıldır hükümetimiz olan bir yönetimdeyiz. Sonuca ulaşmak adına verdiğimiz mücadeleyi, denediğimiz bütün yolları siz eyt kardeşlerimden bir tek kelime bile saklamadan paylaşımdayım. Bize yaşatılan hukuksuzluk yasayla çözümlenecek bunu kim yapacak HÜKUMETİMİZ. HER YOLU DENEYEN bir stk olarak (EYT SYD Dernekleri) bizim sorunumuzu çözecek bir hükümetimiz yoksa, olmayacaksa da HİÇ KUSURA BAKMAYIN güllerle karşılamayacağız. Eğer ki partim değil hakkım diyeceksen Vatandaşlık görevinizi yerine getirirken göz ardı etmeyeceksin sana yapılan hukuksuzluğu. Önce kendine sonra bana yapılan HUKUKSUZLUĞA razın varsa İki elim yakanda bilesin. Kendi adıma 10 yılımın hesabıyla iade etmeyenden sorgu günü SEÇİM GÜNÜDÜR. HAKKIMIN GASPINA HELAL-İ HOŞ OLSUND DEMEYECEĞİM Vatandaşlık görevimizi icra ederken diyorum ki HAKKIM İÇİN, geleceğim için BENİ ANLAYAN, BENİ DİNLEYEN. Mağduriyetimize ÇÖZÜM OLANLARLA YOL ALACAĞIZ. DAHA SİYASET BUNUN NERESİNDE." dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “EYT (Emeklilikte yaşa takılanlar) olarak tanımlanıyor. Ama onlar aslında emeklilikte saraya takılanlar. Biz bu hakkın alınabilmesi için her platformda EYT’lilerin sesi olmaya İYİ Parti olarak devam edeceğiz. EYT’lilerin sorunlarını gündemde tutarsak bugünkü iktidar rahat edemez.

İktidar çözmüyorsa EYT problemlerini biz gelince çözeriz ama onun çözümüne dair adımlar atılabilmesi için de vatandaşın neyle karşı karşıya olduğunu bu insanların neler çektiğini bilmesi gerekiyor. Yaptığımız iş o, inşallah hayra vesile olur. Haksızlık görüyorum. O insanlara büyük haksızlık görüyorum.” dedi.

CHP Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan, “DİSK Araştırma Merkezi raporuna göre: Türkiyede 7 milyon 900 bin emekli asgari ücretin altında maaş alıyor. 4 milyon 300 bin emekli yaşamak için ya çalışmaya devam ediyor ya da iş arıyor.  2 milyon 600 bin emekli ise sadece 763 TL maaşla yaşamaya çalışıyor. AKP Hükümeti 18 yılın enkazını yine emekliye, işçiye, EYT’liye, çiftçiye, esnafa yüklüyor. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Türkiye yönetilemiyor, savruluyor. İşlerine geldiklerinde “aynı gemideyiz” diyen İktidara seslenmek istiyorum: Siz işçiyle, emekçiyle, EYT’liyle, öğrenciyle, çiftçiyle, esnafla değil; siz sadece kendi yandaşınızla aynı gemidesiniz!” dedi.