Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, ''Bir defa bu malum muhalefet partileri her akşam televizyonlarda parlatılan, cilalanan, takmışlar kafayı parlamenter sisteme. Sabah akşam parlamenter sistem, güçlendirilmiş parlamenter sistem, daha da güçlü parlamenter sistem.
Biz aylardır anlatmaya çalışıyoruz. Mesele sistem meselesi değil, mesele zihniyet meselesidir. Eğer zihniyet milli görüş zihniyeti olmazsa, eğer zihniyet millet zihniyeti olmazsa dünyanın en güçlü sistemini de getirsen saadete, selamete ulaşamazsın.
Ama milli görüş zihniyeti olursa, önce dış güçler demeyen, önce millet diyen bir zihniyet olursa her türlü sistemle millete hizmet mümkün olur.
Bu gece, gündüz güçlendirilmiş parlamenter sistem diyen muhalefet partilerine soruyoruz. Sizin ekonomide, dış politikada, Güneydoğu sorununda böyle dişe dokunur somut bir öneriniz var mı? Hayır, ortada öyle bir şey yok.
Türkiye’yi, halkı şu içine girdiği ekonomik burhandan kurtarmak için herhangi bir kaynak paketiniz var mı? Parayı nereden bulacaksınız? Kaynağımız da yok, paramız da yok. Ha bire güçlendirilmiş parlamenter sistem.
Soruyoruz, daha önce iş başına gelip bu ülkeyi düze çıkardığınız yönünde referansınız var mı? Hayır o yönde de referans yok. Tam tersine daha önce birçoğunun iş başına gelerek ülkeyi batırma referansları var. Böyle olunca malum muhalefetin gelmesi yağmurdan kaçarken doluya tutulmak olur.
Diğer tarafta bu malum muhalefet içinde 28 Şubatta tanklara selam duran zihniyet var. Türkiye’yi Suriye bataklığına sürükleyenler var. Mevcut iktidara faiz ödemesinden dolayı çatarken, ekonomiden sorumlu bakan olduğu dönemde yıllık ortalama 35 milyon dolar faiz ödeyenler var.
Kendisinin bakanlığından sonraki performansa baktığınızda AK Parti iktidarı ortalama 18- 20 milyar dolar faiz ödemiş, bu zatın kendisi bakanken iktidara yıllık 35 milyar dolar faiz ödemiş. ‘Ayasofya cami olmamalıydı, müze olarak kalmalıydı’ diyenler var. ‘Gelir gelmez hemen İstanbul sözleşmesine geri döneceğim’ diyenler var. Al birini vur ötekine, yağmurdan kaçarken doluya tutulmaktır.
Toplumsal cinsiyet sapkınlığını üniversitelerde ders olarak okutacağım diyen var. Gerçekten akıl almayacak şekilde daha bunu muhalefetteyken, toplumun oyuna muhtaçken söyledikleri bunlar. Bir de iktidara geldiklerinde neler söyleyecekler?
Laiklik ilkesini din düşmanlığı gibi kullanmak isteyen var. Dolayısı ile malum muhalefet partilerinin millete, devlete vereceği bir şey yoktur. Ülkeyi mevcut iktidardan daha iyi bir noktaya getirmeleri mümkün değildir.
Bunlar bir 5 ya da 10 sene daha kaybetmemize neden olur ki bizim ülke olarak 5-10 sene değil, 5-10 hafta kaybetmeye tahammülümüz yok. O nedenle hep söylediğimiz gibi milletimizin yüzünün gülmesi, paylaşımda adaletin tesis edilmesi, yaşanabilir Türkiye’nin, yeniden büyük Türkiye’nin tesis edilmesi önce millet diyen iktidarın iş başında olması ancak ve ancak milli görüşle mümkündür.
Ekonomik sıkıntılardan dolayı erken seçimin olması gündeme gelebilir. Halkta biriken enerji, gerçekten bıçağın kemiğe dayanmış olması, halkın tepkisi bir an önce sandığın gelmesine neden olabilir.
İktidarın döviz bulma zorluğu ve çarkı çevirememesi yani 12 aylık sürede dış borç ödeyeceksin, 193 milyar dolar lazım. 12 ay içinde cari açığı kapatacaksın 60 milyar dolar lazım. Bu ne demektir. Her bir Allah’ın günü 1 milyar dolara yakın para 700-800 milyon dolar döviz bulması lazım. Bunu bulamıyor. ‘Çin’le swap yapayım, Katar’la swap yapayım. Eşten, dosttan birkaç milyar dolar bulayım’. Ama dönmüyor. Dolayısı ile gerçekten sıkışmış durumdalar. Bundan dolayı bir erken seçim olma ihtimali var.
Diğer husus da sayın Cumhurbaşkanı’nın 3’üncü kez aday olması. Seçimler zamanında olursa 2 kez aday oldunuz, 3’üncü kez aday olamazsınız tartışması çıkacak. Ama bir erken seçim olması halinde bu tartışmalardan kurtulmuş olacaklar. Bu nedenle bir erken seçim olma ihtimalini yüksek görüyoruz.
2022 yılı Ekim ya da Kasım ayında sandığın milletin önüne gelmesi ihtimali olabilir. İnşallah bir an evvel olsun. Çünkü ekonomi alanında gidişat hiç iyi değil. Bir an önce zam, faiz, borç ekonomisinden bu devlet varlıklarının haraç, mezat satılmasından kurtulup, milli kaynak paketlerinden kaynak üretip, istihdam modelini uygulayacak bir iktidar modelinin bir milli görüş iktidarının gelmesi lazım. Bu milletin hayrına olacaktır demek istiyoruz.'' dedi.