Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, ''Kadınlarımızın bir ve beraber olmasından ortaya çıkan gücün etkisiyle yer yerinden oynar. Kadını korumak devletin asli görevidir. Kadını koruyamayan, onu kaderiyle tek başına bırakan bir devlet anlayışını kabul etmemiz mümkün değildir. Bu noktada kadına yönelik şiddet konusunda caydırıcı müeyyidelerin getirilmesi, yapanın yanına kar kalan anlayışa son verilmesi çok önemlidir.
Bu konuda kadınlarımızdan talep gelmesini önemsiyoruz. Kadınlarımızın istekleri bizim için çok kıymetlidir. Türk Eğitim-Sen olarak; kadınların kendilerini yönetim mekanizmalarının dışında tutmamasını ve yönetim kademelerinde aktif olarak görev almasını istiyoruz. Kadınlarımız sivil toplum kuruluşlarında, sendikalarda ne kadar aktif görev alırsa, o denli başarılı işlere imza atmamız mümkün olacaktır.
Kalleş terör örgütü PKK tarafından henüz 26 günlük öğretmenken katledilen Neşe Alten’i, Aybüke Yalçın’ı, 15 Temmuz 2016 tarihinde hain FETÖ'nün Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı'na düzenlediği bombalı saldırıda şehit düşen Özel Harekatçı Komiser Yardımcısı ve aynı zamanda Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği mezunu Cennet Yiğit'i ve tüm kadın şehitlerimizi yüreğimizde yaşatıyoruz. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Tüzüğümüzün amaçlar kısmındaki temel ilkeler, Anayasamızın başlangıç maddelerinde anlamını bulan temel değerleri ifade eder. Burada Atatürk’ü, Atatürk ilke ve inkılaplarını, Türkçeyi, İstiklal Marşını, insan haklarına saygıyı, laik, sosyal ve hukuk devletini yani Anayasamızın başlangıç maddelerinde ifade edilen milletimizin ortak değerlerini görürsünüz. Bu değerlere yürekten bağlı tüm kamu çalışanlarını Türkiye Kamu-Sen’e, yani başında ‘Türk’ olan sendikalarımıza üye olmaya davet ediyoruz. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen milli bir sivil toplum kuruluşudur. Anayasamızın ilk dört maddesinde yer alan değerlerin savunucusu, hamisi bir sivil toplum kuruluşudur. Biz sadece sendika değiliz, mensubu olmaktan gurur duyduğumuz ve büyük Türk milletinin ihtiyacı olduğunda sağına, soluna kim var diye bakmadan ‘biz’ varız diye öne atılan Türkiye sevdalılarının kurduğu güçlü bir kuruluşuz.” diye konuştu.
O temsil makamına hak ettiğimiz gibi oturacağız.
O masada bir ve beraber hareket etmek, işveren karşısında güçlü olmak önemlidir. Bilindiği gibi Türkiye Kamu-Sen olarak kırmızı çizgimiz seyyanen zam ve çalışanı enflasyon karşısında koruyacak olan yüzde 3 refah payı idi. Ancak Türkiye Kamu-Sen olarak toplu sözleşmede kırmızı çizgilerimizin geçilmesi dolayısıyla toplu sözleşmeden çekildik. Konfederasyon olarak bütçe görüşmeleri devam ederken alanlara çıktık ve yüzde 3 refah payı ile ek zam talep ettik. Taleplerimizden bugün de vazgeçmiyoruz.
Her ay ortaya çıkan farkın maaşlara yansıtılması ve üzerine refah payı ilave edilerek kamu çalışanlarının enflasyona ezdirilmeyeceği sözünün hayata geçirilmesi gerekmektedir.'' dedi.