Ara tatiller 2019-2020 Öğretim yılında eski MEB Bakan Ziya Selçuk döneminde Kasım ve Nisan aylarında olmak üzere birer haftalık iki dönem olarak başlatıldı.
Ancak geçen hafta yeni Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in konuyu tekrar değerlendireceğiz, açıklaması üzerine konu yeniden kamuoyunda ve eğitimciler arasında, veliler arasında tartışmaya açıldı.
Avrupa’dan esinlenerek getirilen bu uygulama, bana göre, öğrencilerimiz açısından, öğretmenlerimiz açısından, pedagojik açıdan bir fayda sağlamadığı gibi, eğitimin insicamını da bozan bir uygulamadır.
Öğretmenler için en sıkıntılı dönem; tatile girilmeden önceki ve tatil sonraki haftadır. Çünkü konsantresi bozulan öğrencilerin tekrar derse adapte olması oldukça zordur. Mevcut uygulama ile senede dört defa bu durum yaşanıyor.
Çalışan velilerimiz açısından da bu uygulama bir sıkıntıya dönmüştür. Çocuklarını güvenle bırakacak bir yer olmadığı için, evde yalnız başlarına bıraktıklarında korku ve panik yaşamaktalar, ara tatil, ara sıkıntı olarak geçmesine sebep olmaktadır. Velilerimiz yaşam düzenlerini sömestri tatiline göre ayarladıkları için, dört haftaya göre de zorluk çekmezler. 15 tatil, dört hafta tatil şekilde devam eder.
Müze, tiyatro, tarihi yerlere gezmek vb. Amaçla konulan ara tatilde, maalesef çocukların çoğu ders yok, diyerek, velilerinin sözlerini dinlemeyerek, sokaklarda, inter--net kahvelerde zaman öldürmekte, kötü alışkanlıklar kazanmaktadırlar.
Avrupa’daki ara tatillerin bazısı dinsel bir gerekçeden kaynaklanmaktadır. Bir başka deyişle Noel Tatili Hz. İsa’nın doğumu, Nisan'da yapılan tatilde Paskalya Tatili de Hz. İsa’nın ölümü ile alakalı bir dini tatildir.
Bunun bizde zaten Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı olarak karşılığı mevcuttur. Ayrıca Milli Bayramlar; 29 Ekim Cumhuriyet,23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı,19 Mayıs Gençlik ve Spor. Bayramlarında da en az birer gün zaten okullar tatil olmaktadır. Böyle bakıldığı zaman Türkiye, en çok tatil nedeniyle eğitimin soğutulduğu, insicamının bozulduğu ülkelerin başında gelmektedir.
Öğretmenlerin ara tatillerde seminer çalışması için okulda bulunuşu da pratikte bir fayda sağlamamaktadır. Öğretmenlerin bu tür seminerlere angarya olarak bakmaktadırlar.
2003 de yayımladığım “Eğitimde Yeniden Yapılanma “kitabımda da uzun tatillerin çok uzun olduğunu dile getirdim. Ancak ben uzun tatilden alınan iki haftanın ara tatiller biçiminde değil, sömestriye ilave edilmesinin doğru olacağını önermekteyim.
Sömestri Tatilinin, iki hafta yerine 4 hafta olması, yani 2 haftalık ara tatillerin sömestriye ilave edilmesi,yoğun kış koşulları nedeniyle, sağlıklı eğitim ortamı için, kışın iç turizmin ivme kazanması için, kış mevsimindeki hastalık ve trafik kazalarından korunmak için, yakıt-enerji tasarrufu için, müze, tiyatro, tarihî yerleri gezmek için bu konu çok önem taşımaktadır. Zaten kıyı bölgeler dışında, diğer tüm bölgelerde yoğun kış koşulları nedeniyle sık sık kar tatilleri yapıldığından uygulamada kış tatili (sömestri) 4 haftayı geçmektedir.
MEB, Eğitim-Öğretim Takvimini yeniden belirlemeli, sömestri tatili dört hafta, uzun yaz tatil iki ay olmalıdır.
Bunun için gerekirse öğretmen ve velilerle anket de yapılabilir.
Şemsettin CERAN
Eğitimci-Yazar
“Eğitimde Yeniden Yapılanma” Kitabı Yazarı